basın özetleri 28.07.25

Kıbrıs Rum gazetelerinin bugünkü ana haberleri Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis’in dün akşam, yangın nedeniyle halka hitaben yaptığı konuşma.

*

Filelefteros gazetesi ana haberini “Gerektiği gibi Cumhurbaşkanı, dün akşamki konuşmasında özür diledi: "Gereken şekilde karşılık veremedik" – Yönetimde eksiklikler ve ihmaller tespit edildi – Afetzedeler için 12 destek önlemi açıklandı” başlıkları ile veriyor.

Cumhurbaşkanı dün akşam yaptığı halka sesleniş konuşmasında, yangın mağdurlarına yönelik 12 önemli destek tedbirini açıkladı. Bu açıklama, dağlık Limasol bölgesinde etkilenen yerlerin muhtarlarıyla yapılan uzun bir toplantının ardından geldi.

Nikos Hristodulidis konuşmasında, "Devlet adına özür diliyorum" ifadelerini kullandı. Yıkıcı yangınların yönetiminde boşluklar ve eksiklikler olduğunu kabul etti. Yangınlar, iki yaşlı vatandaşın hayatını kaybetmesine yol açtı.

Hristodulidis ayrıca, bir kriz anında devlet olarak gereken şekilde karşılık verilemediğini kabul etmemiz gerektiğini vurguladı.

*

Politis gazetesi:

“Ne bir istifa, ne de sorumluluk üstlenme – Tazminatlar, iki yurttaşımızın ölümünün sorumluluğunu ortadan kaldırmaz”

Kaybedilen hayatlar, ne yazık ki hükümetin siyasi bilinçlenmesini sağlayacak kadar etkili olamadı. Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis’in dünkü topluma sesleniş konuşmasında hiçbir siyasi sorumluluk üstlenilmedi, bakanların istifası ise gündeme bile gelmedi. Hukukun üstün olduğu bir devlette, ölümler olduğunda sorumluların da olması gerekir.

Hafta sonuna kadar, yangının yönetimiyle ilgili tüm ilgili birimlerin ve hizmetlerin, rollerini ve müdahale düzeylerini değerlendiren raporları sunmaları bekleniyor. Cumhurbaşkanı Hristodulidis’e göre, bu raporlar kamuoyuna açıklanacak.

Kundakçıların planı mı, yoksa komplo teorisi mi?

Kundakçılara dair olası faaliyetlere ilişkin bilgiler İtfaiye ve Orman Dairesi’nden geliyor. Ancak bu kurumların yangına ne ölçüde müdahale ettiği de mutlaka denetlenmeli. Söz konusu bilgiler şüpheyle karşılanıyor ve genellikle sorumlulukların azaltılması ya da tamamen reddedilmesi çabası olarak değerlendiriliyor.

Son yıllardaki trajik ve yıkıcı yangınlar güçlü mesajlar verdi, ancak bu mesajların muhatapları hâlâ ilgisiz kalıyor ve trajediler kendini tekrar ediyor. Tam 9 yıl süren gecikmenin ardından, ayın 11’inde, Linu köyünde, Trodos ormanını korumaya yönelik helikopter pisti inşası için ihale açıldı.

*

Alithia gazetesinin ana haberi:

"Halkın öfkesine söylentilerle karşılık veriyorlar – Hükümetin papağanları sosyal medyada bir aldatmaca kampanyası başlattı"

İktidardakiler, organize kundakçılar tarafından tehdit edildiğimiz söylentilerini yaydı. Trodos’un tamamında gece boyu drone’larla devriyeler yapılırken, yollar polis arabalarıyla doldu ve halkta panik yaratıldı.

Bunlara paralel olarak, Tarım ve Adalet bakanlarının istifa edeceği söylentileri yayıldı. Bazıları dört istifayı bildiklerini iddia etti. Hükümet kaynakları ise, Troodos’taki başkanlık konutunda gerçekleşen ve açıklanmayan beş saatlik bir hükümet toplantısını sızdırdı.

*

Haravgi gazetesi ana haberini şu başlıklarla veriyor:

"Sorumlulukları küllerin altına sakladı... Ne bir istifa, ne bir görevden alma – Cumhurbaşkanı sorumlulukların altında kaldı, sorumluluklar hâlâ havada asılı"

İktidardakiler, felaketin büyüklüğü karşısında sorumluluklarını kavrayamayacak kadar yetersiz

AKEL: Toplum, sorumluluğun somut olarak üstlenilmesini talep ediyor – ilgili bakanların istifalarıyla başlamalı

Cumhurbaşkanı Hristodulidis, her birimin rolüne dair değerlendirme raporlarını bekliyor

Habere göre AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu, dün akşam Cumhurbaşkanı'nın ulusa sesleniş konuşmasına sert bir açıklamayla yanıt verdi. Stefanu, hükümeti sorumluluk üstlenmeyi reddetmekle ve felaketi iletişimsel yöntemlerle yönetmeye çalışmakla suçladı.

AKEL’in basın sözcüsü Yorgos Kukumas, ASTRA radyosuna yaptığı açıklamada toplumun ezici çoğunluğunun, Hristodulidis’in dün gece söylediklerinden memnun olmadığını belirtti.

Kukumas “Toplumun siyasi sorumluluk üstlenilmesi yönündeki beklentisi karşılanmadı ve hiçbir bakanın istifası açıklanmadı. Aksine, Hristodulidis dün gece onları sakladı” şeklinde vurguladı.

Kukumas ayrıca Hristodulidis’in bakanların önceki günlerde yangının söndürülmesi konusunda övgü beklediklerini hatırlattı ve “Ancak dün gece Cumhurbaşkanı hataları ve ihmalleri bizzat kabul etmiştir. Vatandaşların bu büyük yıkım ve ölçülemez zararlar karşısında öfkeli olmaları tesadüf değildir” dedi.

*

Kıbrıs Rum gazetelerinin diğer öne çıkan haberlerinden seçmeler…

Alithia gazetesinden bir haber:
Bornoz, beyzbol şapkaları ve cekette 11 kilo uyuşturucu– Gümrükte Kıbrıs’a gönderilmiş kenevirle dolu hediye paketleri ele geçirildi

Gümrük Dairesi Temmuz ayında, Uyuşturucuyla Mücadele Birimi (YKAN) ile ortak yürütülen operasyonlar kapsamında 11 kiloyu aşkın uyuşturucu madde ele geçirdi.

Bu operasyonlar arasında, postayla Kıbrıs’a gönderilen bir bornozun içinde 5 kilo kenevir tespit edilmesi ve ceket ile çanta içerdiği iddia edilen paketlerde yine yaklaşık 5 kilo uyuşturucu bulunması öne çıktı.

Gümrük Dairesi'nin açıklamasına göre, Temmuz ayı boyunca Gümrük ve Uyuşturucuyla Mücadele Birimi'nin ortak eylemleri çerçevesinde Kıbrıs'a uyuşturucu madde girişinin engellenmesi amacıyla çeşitli yakalamalar ve el koymalar gerçekleştirildi.

*

Haravgi gazetesinden:

Hava koşulları bugün alarm seviyesinde – Ülke yüksek sıcaklıklar ve yoğun çalışma temposuyla kaynıyor

Ülke genelinde kaydedilen aşırı sıcaklıklar ve çok yüksek iş temposu nedeniyle hava koşulları bugün "kırmızı alarm" seviyesinde.

3 güneş çarpması vakası ve 1 ısı bitkinliği vakası hastaneye kaldırıldı. Vakalardan bir tanesi yoğun bakımda kritik durumda tedavi ediliyor.

Barajların durumu dramatik

Su Geliştirme Dairesi’nin 25 Temmuz Cuma günü kaydettiği verilere göre, barajlardaki su rezervleri toplam kapasitenin %17,4’üne gerilemiş durumda. Bir yıl önce, yani 25 Temmuz 2024’te bu oran %36,1 idi.

Verilerin kaydedildiği 24 saatlik sürede hiç su girişi olmamış, 1 Ekim 2024’ten 25 Temmuz 2025’e kadar geçen sürede ise barajlara toplam 18,66 milyon metreküp su girmiş. Bu tablo, yaklaşık on yıl önceki duruma da benzerlik gösteriyor: Ekim 2015 – Eylül 2016 döneminde barajlara sadece 17,91 milyon metreküp su girişi olmuştu.

Bu endişe verici durumun en çarpıcı örneği, Kıbrıs’ın en büyük barajı olan Kuri Barajı. Toplam 115 milyon metreküp kapasiteli bu barajın doluluk oranı 25 Temmuz itibarıyla sadece %15,2 seviyesinde. Oysa bir yıl önce aynı gün bu oran %32,5 idi.

*

Ve Filelefteros’tan:

İşgal altındaki bölgelerde Karışıklık– Kitap Denktaş’ı kadın ticaretiyle ilişkilendirdi

“Dümbük” adı altında yeni bir kitabın yayınlanması, Kıbrıs Türk toplumunun siyasi çevrelerinde sert tepkilere neden oldu. Türkçede argo bir ifade olan “dümbük” kelimesi “Kadın ticareti yapan” anlamına gelir. Kitapta, eski Kıbrıslı Türk lider Rauf Denktaş, bu sıfatla tanımlanıyor. Olay, tüm siyasi partilerde ve çevrelerde büyük yankı uyandırdı.

*

Yasadışı balıkçılık Larnaka'daki dalış bölgelerini tehdit ediyor

Larnaka’daki dalış bölgelerinde kontrolsüz yasadışı avcılığın, bölgenin ekolojik dengesini ve sürdürülebilir turizmini tehdit ettiğini belirten dalış okulları ve çevresel kuruluşlar, yetkilileri harekete geçmeye çağırıyor. Balıkçılık ve Deniz Araştırmaları Dairesi (ΤΑΘΕ), sorunu personel yetersizliğine bağlıyor.

*

Barınak yok, yemek yok – Sokak hayvanları için endişe

Hayvan hakları örgütleri, kedi besleme alanlarının tahrip edilmesi, resmî makamların ilgisizliği ve yasal karmaşadan dolayı büyük sıkıntı yaşandığını belirtti. Başıboş kedilerin korunmasına ilişkin yasanın derhal netleştirilmesi ve uygulanması talep edildi.

*

Bankalar şimdi kolay krediler veriyor

Ocak-Haziran 2025 döneminde bankalar tarafından verilen yeni krediler, son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Toplamda 1 milyar 142 milyon euro tutarında kredi verildiği açıklandı.

*

Kıbrıslılar eski cep telefonları ve bilgisayarlarını ne yapıyor? - Çevresel bilinç ne düzeyde? - Eurostat verilerine göre Avrupalılar ve Kıbrıslılar…

Bilgi ve İletişim Teknolojileri ekipmanlarının kullanımının artması ve her geçen gün daha gelişmiş yeni cihazların piyasaya sürülmesi, eski cihazlardan kaynaklanan atık miktarının da artmasına yol açıyor. Bunlar arasında dizüstü bilgisayarlar, tabletler, cep telefonları, akıllı telefonlar ve masaüstü bilgisayarlar yer alıyor.

Eurostat'ın geçtiğimiz hafta yayımladığı rapora göre, artık kullanılmayan Bilgi ve İletişim Teknolojileri cihazlarına ne olduğu sorusu önem kazanıyor. Kullanılmayan bu cihazların çevre dostu şekilde bertaraf edilmesi mümkün; örneğin bir geri dönüşüm merkezine bırakılması ya da başka bir kullanıcıya ikinci el olarak verilmesi, çöpe atmak ya da çekmecede unutmak yerine tercih edilmesi gereken yöntemler arasında.

AB 2024 Verilerine göre, 2024 yılında, AB'deki 16–74 yaş arası bireylerin yarısından fazlası, eski cep telefonlarını veya akıllı telefonlarını evde tuttu.

%18’i cihazı başka birine verdi veya sattı.

%11’i geri dönüşüme gönderdi.

%2’si ise cihazı hiçbir işlem yapmadan çöpe attı.

En yüksek geri dönüşüm oranı Yunanistan ve Çekya’da tespit edildi.

Yunanistan (%25) ve Çekya (%18) ile, eski cep telefonlarını geri dönüştüren bireylerin en yüksek orana sahip olduğu ülkeler.

Hırvatistan (%34) ve Romanya (%26) ile eski telefonlarını başkasına veren ya da satan bireylerde başı çekiyor.

Ama Eurostat verilerine göre Kıbrıs’ta durum daha zayıf:

Sadece %8’lik bir oran eski cep telefonunu geri dönüştürdü.

%14’ü cihazı başkasına verdi veya sattı.

Büyük çoğunluk, yani %67 ise eski telefonu evde tutmayı tercih etti.