basın özetleri 27.11.2025

Fileleftheros gazetesinin ana haberi:

Mavi Vatan’a Yanıt Antlaşma– Kıbrıs ile Lübnan Arasında MEB Sınırlandırmasının Anlamı

Kıbrıs Cumhuriyeti ile Lübnan arasında imzalanan Münhasır Ekonomik Bölge sınırlandırma anlaşması, Doğu Akdeniz’de egemenlik haklarını güçlendiren ve Türkiye’ye net mesaj gönderen stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor. Anlaşma, iki ülkenin Suriye ile de benzer bir sınırlandırma sürecine başlamasının önünü açıyor.

Nikos Hristodulidis’in Lübnan temasları çerçevesinde, iki ülke arasında elektrik bağlantısı için Dünya Bankası’ndan çalışma talep edildi, Körfez ülkelerinin projeye finansman ilgisi kaydedildi. Kıbrıs ve Avrupa Birliği, Lübnan silahlı kuvvetlerine destek verecek. Kıbrıs’ın AB Dönem Başkanlığı sırasında Lübnan’a yönelik çeşitli Avrupa projeleri ve toplam bir milyar euroluk mali desteğin beş yüz milyon euroluk kısmının serbest bırakılması öngörülüyor.

İki ülke, sınır bölgelerinde uzanabilecek enerji kaynaklarının ortak kullanımı konusunda da görüşme başlatacak. ABD’nin anlaşmayı olumlu değerlendirmesi, hem Lübnan yönetimini güçlendiren hem de Amerikan enerji şirketlerinin bölgede ilgi göstermesinin önünü açan bir unsur olarak öne çıkıyor.

Gelişmeler, Türkiye’nin “Mavi Vatan” doktrinine diplomatik çevrelerce ciddi bir darbe olarak yorumlanıyor; Kıbrıs’ın uluslararası hukuk temelinde komşularıyla anlaşmalar yapabilme kapasitesinin altı çiziliyor.

*

Politis gazetesi de ana konuyu anahaberinde

Tarihi Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması – Kıbrıs ile Lübnan İmzayı Attı, Elektrik Bağlantısını da Geliştiriyor

başlıklarıyla veriyor.

Habere göre Kıbrıs Cumhuriyeti ile Lübnan, Kıbrıs–Lübnan elektrik bağlantısının araştırılmasını ilerletmek için teknik ekiplerin oluşturulması ve fizibilite çalışması yapılması konusunda anlaşmaya vardı.

Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis, Beyrut’ta yaptığı açıklamada, Lübnan Cumhurbaşkanı Tcozef Aun ile yaptığı özel görüşme sonrası, “Kıbrıs ve Lübnan, ilgili fizibilite çalışmasının hazırlanması için birlikte Dünya Bankası’na başvurdu” dedi. Her iki lider, Kıbrıs–Lübnan elektrik bağlantısı konusunda başlatılan diyaloğu da memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Hristodulidis ve Aun, 26 Kasım 2025 Çarşamba günü Kıbrıs ile Lübnan arasında neredeyse 20 yıldır bekleyen Münhasır Ekonomik Bölge sınırlandırma anlaşmasını revize ederek imzaladılar.

Cumhurbaşkanı Hristodulidis, “Yeni imzalanan anlaşma, Enerji ve Altyapı gibi kritik alanlarda işbirliği perspektifini önemli ölçüde güçlendiriyor. Aynı zamanda, potansiyel yatırımcılara gerekli hukuki ve ekonomik güvenceyi sağlıyor ve iki ülkenin enerji programlarını geliştirme çabalarını destekliyor” dedi.

Hristodulidis, anlaşmanın Doğu Akdeniz’de enerji işbirliği fırsatlarını artıracağını, hem vatandaşlara fayda sağlayacağını hem de bölgenin Avrupa için alternatif bir enerji koridoru olarak işlev görme potansiyelini güçlendireceğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı, “Enerji ve ekonomik etkilerinin ötesinde, bu tür anlaşmalar bölgesel istikrar ve güvenlik için stratejik bir temel oluşturuyor. Bugün kararlılık, vizyon ve ülkelerimizin kapasitesine olan derin inançla, pozitif bir yaklaşımla, daha güvenli bir gelecek için somut bir adım atıyoruz” sözleriyle anlaşmanın önemini öne çıkardı.

*

Haravgi gazetesinin ana haberi:

AB: Aşırı Kârlar Vergilendirilebilir – Hükûmet ve Partiler, Meclis’te, Bankaları ve Aşırı Kârlarını Koruyor

Avrupa Komisyonu’nun yayımladığı yeni rapor, bankaların aşırı kârlarının vergilendirilmesinin finansal istikrar için risk oluşturmadığını ikinci kez teyit ediyor. Önceki raporda benzer uygulamaların diğer üye ülkelerde olumsuz etki yaratmadan hayata geçirildiği vurgulanmıştı. Yeni analiz ise Kıbrıs bankalarının finansal açıdan çok daha güçlü bir konumda olduğunu ortaya koyuyor.

Avrupa Semestri 2026 Bahar Paketi kapsamında yayımlanan rapor, Kıbrıs, Yunanistan, İrlanda, İspanya ve Portekiz’in ekonomik ve finansal durumunu ve destek programları sonrasında kamu borçlarını yönetme kapasitelerini değerlendiriyor. Kıbrıs özelinde finans sektörünün güçlü olduğu, bankaların yüksek kârlılık sergilediği, sermaye yapılarını güçlendirdiği ve bol likiditeye sahip bir ortamda faaliyet gösterdiği belirtiliyor.

AKEL, bu veriler ışığında bankaların aşırı kârlarının vergilendirilmesiyle 100 milyon euroluk bir Fon oluşturulmasına ilişkin yasa önerisini Meclis’e sundu. Amaç, uzun süre yüksek seyreden enflasyon ve faiz oranlarından etkilenen hanehalkı ile küçük ve orta ölçekli işletmelere destek sağlamak. Bu öneri, partinin daha önce reddedilen benzer girişiminin ardından ikinci kez gündeme getirdiği bir adım oldu.

Rapor ayrıca Kıbrıs bankalarının yüksek faiz marjları, düşük karşılık giderleri ve verimlilik artırıcı uygulamalar sayesinde kârlılıklarını istikrarlı bir şekilde sürdüreceğini öngörüyor. Böylece, aşırı kârların vergilendirilmesinin bankacılık sektörü ve ekonomi üzerinde olumsuz bir etkisi olmayacağı bir kez daha teyit edilmiş oluyor.

*

Alithia gazetesinin ana haberi:

Merkezi Cezaevleri Soruşturmasında Şok Edici İddialar

Merkezi cezaevleriyle ilgili gergin davada yeni bir gelişme yaşandı. Bakanlar Kurulu, şimdi, Anna Aristotelus’un bakanlığa genel müdür olarak atanıp atanmayacağı konusunda karar verecek.

Soruşturma kapsamında başka bir yere nakledilen bir kadın tutuklu, yetkililer önünde verdiği ifadesinde cezaevinden çıkarak bazı romantik amaçlı buluşmalar gerçekleştirildiğini belirtti. Tutuklu, olayların Aristotelus ve Athina Dimitriu’nun idari döneminde gerçekleştiğini iddia etti.

Adaletin işleyişine yönelik tehditler, yolsuzluk iddiaları ve mevcut güvenlik açıkları, devletin denetim mekanizmalarının ve yargının bağımsızlığının yetersiz olduğunu gösteriyor. Siyasi partiler ise olayın sızıntılarıyla ilgilenip esas konuyu göz ardı ediyor.

*

Kıbrıs Rum gazetelerinin diğer haberlerinden bazı seçmeler:

Politis’ten, başka gazetelerde de yer alan bir haber:

İlk Eleştiri Doğuş Derya’dan: K/T Politikacı, Tufan Erhürman’a Karşı Açık Konuştu

Kıbrıs Türk Lideri Tufan Erhürman, Cumhuriyetçi Türk Partisinin içinden gelen seslerce, ilk kez, Kıbrıs konusundaki söylemleri nedeniyle eleştirildi. Eleştirinin öncüsü, partinin milletvekili ve kadın örgütü başkanı Doğuş Derya. Hiç kimseye taviz vermeyen Kıbrıslı Türk siyasetçi Doğuş Derya, “Kıbrıs Postası” internet sitesinin çevrim içi programında konuşurken çok net bir mesaj verdi. “Daha barışçıl bir dil kullanmalı” dedi. Toplumun, yüksek sesle tartışan ve karşı tarafla sert üslup kullanan bir lider istemediğini söyleyen Derya, “Eğer toplum böyle bir yaklaşım isteseydi, Ersin Tatar’ı seçerdi” dedi.

Devamında Parti içinden, Erhürman’ın seçimde yüzde 63 oyla seçildiğini ve bu oranın farklı görüşleri kapsadığını hatırlatan, erken eleştirilerin yersiz olduğunu belirten ve zamana ihtiyaç olduğunu dile getiren açıklamalar geldi.

*

Haravgi gazetesinden:

Kıbrıs, Ukraynalı Eski Bakanın İadesini Siyasi Nedenlerle Durdurdu

Ukrayna’nın Kıbrıs’tan eski Enerji Bakanı Volodymyr Demçişin’in (Demchyshyn’in) iadesini talep etmesinin arkasındaki nedenlerin siyasi olduğu değerlendirildi ve süreç ilerlemedi.

51 yaşındaki eski devlet yetkilisi, Kıbrıs’ta ikamet ediyor ve geçtiğimiz hafta Oroklini bölgesindeki evinin önünde kaçırılma girişimini bildirmişti. Demchyshyn, 2014-2016 yılları arasında Arseniy Yatsenyuk hükümetinde Enerji ve Kömür Endüstrisi Bakanı olarak görev yapmıştı ve Ukrayna medyasına göre uluslararası arama listesinde bulunuyor. Hakkında, 2014–2015’te Doğu Ukrayna işgal bölgelerinden kömür temini ve Donetsk ile Luhansk bölgelerinde Rusya yanlısı örgütlere yardım iddiaları bulunuyor.

Kıbrıs Polisi, uluslararası yakalama emrini doğruladı, ancak Hukuk Hizmeti’nin görüşüne dayanarak, Avrupa Konseyi’nin kaçak sanık iadesi sözleşmesinde öngörülen bir istisna kapsamında iade işlemi durduruldu.

*

“Çalışanlara Saldırı”: Hükûmet Emeklilik Fonlarına Müdahale Ediyor

Hükûmetin vergi reformu kapsamında vatandaşların bireysel emeklilik fonlarına müdahale etmeye çalıştığı öne sürüldü. Ülkenin en büyük emeklilik fonları, bu girişimin çalışanlara yönelik bir saldırı olduğunu ve ekonomik istikrarı olumsuz etkileyeceğini belirtti.

Fon yetkilileri, hükümetin planlarının sigorta şirketlerinin yararına çalıştığını ve olası vergi uygulamasının emeklilerin gelirlerini azaltacağını vurguladı.

Ekonomist Marinos Yalelis ve SİDİKEK-PEO Genel Sekreteri Nikos Grigoriu, ASTRA’ya yaptıkları açıklamada, uygulamanın durdurulması için görüşmelerin sürdüğünü, aksi halde emeklilerin yaşam standartlarının doğrudan etkileneceğini belirtti.

Grigoriu, hükümetin adımını büyük bir hata ve provokasyon olarak nitelendirirken, PEO’nun emeklilik fonları genel denetçisini bilgilendirdiğini açıkladı. Yalelis ise bireysel emeklilik fonlarının vergilendirilmesinin çalışanların gelirlerinde düşüş anlamına geldiğini vurguladı.

*

Filelefteros’tan:

Ulusal Muhafız Gücünde Dronlar, Füzeler ve Mühimmat – SAFE Programı Bugün Bakanlar Kurulu’nda

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği SAFE programı kapsamında hazırladığı silahlanma listesinde dronlar, tanksavar füzeleri ve çeşitli mühimmatlar yer alıyor. Liste, bugün Bakanlar Kurulu’nda onaylanacak ve 30 Kasım’a kadar Avrupa Komisyonu’na iletilecek.

Bilgilere göre liste, Ulusal Muhafız Gücü’nin ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanmış ve modern askeri gereksinimlerle uyumlu seçenekler içeriyor. Liste hazırlanırken Kıbrıs için ayrılan bütçe de dikkate alındı; programın bütçesi 2030 yılına kadar kullanılabilecek şekilde planlanmış ve toplam 1,2 milyar euro olarak belirlenmiş durumda.

Bütçenin kullanımı kademeli olacak; kullanılan miktar kamu borcuna eklenecek, çünkü kaynak üye ülkelere düşük faizli savunma kredisi olarak veriliyor ve geri ödeme süresi 45 yıl.

*

Limasol’da Lüks Araçlar Küle Döndü – Dimosthenus’un Yakın İş Ortağıyla Bağlantı

Limasol Polisi, Çarşamba gecesi Muttayaka bölgesinde park halindeki dört aracın yanması üzerine alarma geçti. Lüks araçlar, yüzbinlerce euro değerinde olup tamamen yok oldu. İlk incelemelere göre olay, hedefli bir suç eylemi olarak değerlendiriliyor.

Yangın, gece saat 23:46 civarında özel açık bir otoparkta park halindeki araçlarda çıktı ve itfaiye tarafından söndürüldü. Araçlar, 40 yaşındaki bir kişiye ait iki araç, 38 ve 21 yaşındaki iki kişiye ait birer araç olarak kayıtlara geçti.

Bilgilere göre, geçen ay öldürülen Stavros Dimosthenus’un yakın iş ortağı olan tanınmış bir Limasol iş insanıyla bağlantılı. Olayın arka planı ve olası motivasyonları polis tarafından araştırılıyor.