Basın Özetleri 09.10.2025

Filelefteros Gazetesi

• Spordaki yolsuzluk

“2021'den itibaren 20 Etik Kurul soruşturması yapıldı, yalnızca 6 mahkumiyet” alt başlıklı haberde, sporda ciddi suçlarla ilgili kovuşturma ve adalet sisteminin etkisizliğinin dün Meclis Kurumlar Komitesi toplantısında gündeme geldiği belirtildi. Haberin detayında, polisin Temsilciler Meclisi’ne sunduğu verilere göre, 2021 yılından bugüne kadar Etik ve Sporu Koruma Kurulu tarafından teslim edilen 20 soruşturmadan ciddi suçlardan herhangi bir mahkumiyet olmadığı, 6 mahkumiyetin ise, yasadışı bahis gibi hafif suçlarla ilgili olduğu ve sanıkların yalnızca para cezası ödemekle yükümlü kaldığı aktarıldı. 2017 tarihli Spor Etkinliklerinin Manipülasyonuyla Mücadele Yasası'nın belirli suçlar için 7 yıla kadar hapis cezası öngördüğü hatırlatılan haberde, ilgili verilerden de anlaşıldığı üzere, Kıbrıs sporunu uzun süredir sarsan spor olaylarının manipülasyonu ve uyumsuzluğu konusunda herhangi bir mahkumiyet bulunmadığı ancak Meclis'e sunulan ve Etik ve Sporu Koruma Komisyonu'nun soruşturma sonuçlarının ele alınmasına ilişkin polis verilerinin ne dediğine dikkat çekildi. Haberde ayrıca, ilgili verilerin, bağımsız milletvekili Aleksandra Attalidou'nun toplantıda belirttiği gibi, kendi başlarına aydınlatıcı olmadığı, tarih içermemesine rağmen, mahkûmiyet kararı verilen davaların ağır ceza gerektiren suçlar kategorisine girmediğinin tespit edildiği yönünde olduğu aktarıldı.

Politis Gazetesi

• Gasp davasında hukuki darbe

“Sanık haklarının ihlal edilmesi nedeniyle deliller kabul edilmedi” üst başlığıyla verilen haberde, Alman emlakçı Ewa Isabella Kunzel'in karıştığı zimmete para geçirme davasının tehlikede olduğu belirtildi. Haberin detayında, Alman emlakçı Ewa Isabella Kunzel'in yargılandığı Kıbrıslı Rumların mülklerinin gaspı davasında yeni gelişmeler yaşandığı ve Ağır Ceza Mahkemesi'nin dün dava kapsamındaki duruşmada verdiği, soruşturmalar sırasında anayasal hakların ihlal edildiği ve elde edilen delillerin kabul edilemez olduğu kararının ardından yeni gelişmeler yaşandığı aktarıldı. Alman emlakçı Ewa Isabella Kunzel'in karıştığı Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kontrolü altında olmayan bölgelerde kalan Kıbrıslı Rumlara ait mülklerinin gaspı davasında önemli bir gelişme yaşandığı vurgulanan haberde, Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nin, davanın dün görülen duruşmasındaki kararının davadaki gelişmeleri tersine çevirebileceği belirtildi. Haberde ayrıca, Ceza Mahkemesinin, savunma ve savcılığın tanık ifadeleri ve görüşleri değerlendirildiğinde, sanığın anayasal haklarının ihlal edildiği ve bu nedenle delillerin kabul edilemez olduğunu karara bağladığı hatırlatıldı.

Alithia Gazetesi

• Avrupa Komisyonu, hükümetin kulağını çekti

“Elektrik ara bağlantı projesi konusuna ilişkin anlaşmalara uyulması talep edildi” üst başlıklı haberde; Avrupa Komisyonu’nun Kıbrıs - Yunanistan elektrik ara bağlantısı projesinin daha hızlı hayata geçirilmesi yönündeki beklentisini dile getirdiği ve daha fazla gecikmenin tüm taraflara zarar vereceği konusunda uyardığı aktarıldı. Haberin detayında, Avrupa Komisyonu’nun Kıbrıs - Yunanistan elektrik ara bağlantı projesini uygulanabilir ve gerekli olarak gördüğü ve “Avrupa Birliği için yüksek stratejik öneme sahip bir öncelik” olarak nitelendirdiği, bu nedenle de en kısa sürede uygulanmasını beklediği vurgulandı. Haberde ayrıca, Avrupa Komisyonu’nun bağlantıların güçlendirilmesinin enerji fiyatlarının düşürülmesine yardımcı olacağını düşündüğü ve aynı zamanda yenilenebilir enerji kaynakların sisteme sorunsuz şekilde entegre edilmesini sağladığı görüşünde olduğu vurgulandı.

Haravgi Gazetesi

• Değerlendirme önerisi bölücü nitelikte

“Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın nihai teklifine ilk “hayır” oyu Öğretmenler Sendikası'ndan” alt başlığıyla verilen haberde; İlerici Öğretmenler ve Anaokulu Öğretmenleri Hareketi’nin Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın öğretmen değerlendirme sistemi konusundaki nihai önerisini reddettiği belirtildi. Haberin detayında, İlerici Öğretmenler ve Anaokulu Öğretmenleri Hareketi’nin konuya ilişkin duyurusunda, önerinin nihai halinin “hem felsefesi hem de hükümleri açısından öğretmenlerle tamamen çeliştiği”, çünkü eğitim camiasının ihtiyaçlarına cevap vermediği ve doğrudan ilgili taraflarla yapılan anlamlı bir diyalog sonucunda ortaya çıkmadığı vurgulandı. İlerici Öğretmenler ve Anaokulu Öğretmenleri Hareketi’nin ilgili öneriler çerçevenin eğitimcilerin pedagojik gelişimini ve desteklenmesini amaçlamadığını, aksine “cezalandırıcı nitelikteki kontrol mekanizmaları getirdiğini” ve bunun da okullarda bireyselcilik, güvensizlik ve şüphecilik ortamını güçlendirdiğine dikkat çektiği aktarılan haberde, Öğretmen Hareketi’nin etkili bir değerlendirme politikasının güven, işbirliği ve pedagojik desteğe dayalı olması gerektiğini, öğretmenlere eğitim ve güçlendirme fırsatları sunması gerektiğini ve disiplin kontrolü aracı olarak işlev görmemesi gerektiğini vurguladığı belirtildi. Haberde ayrıca, öğretmen sendikalarının defalarca uzlaşma ve mutabakat sağlanması için çaba göstermesine rağmen, Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın sendikaların önerilerini göz ardı ettiği ve hiçbir somut ilerleme kaydedilmediği hatırlatıldı.