Haravgi gazetesinde Yioryia Erotokritu imzalı bir makale yer alıyordu.
Başlık: “Onlar çocuklar, bulunmaları şart!”
On bir refakatsiz çocuk. On bir masum can, daha iyi bir yaşam için Kıbrıs'a geldi, ancak sonunda yetkili devlet daireleri kayıp olduklarını ilan etti. "Purnara Geçici Göçmen Ağırlama Merkezinde” bulunuyorlardı. Ancak 2019'dan bugüne kadar nerede oldukları hâlâ tespit edilemedi. Geçen hafta Meclisin İçişleri Komisyonu'ndaki ilgili oturumda, Sosyal Refah Müsteşarlığı'nın refakatsiz 11 çocuğun kaybolmasıyla ilgili bir muhtıra sunması üzerine konu geniş tartışmalara ve tepkilere yol açmıştı. Kimse bu çocuklara ne olduğunu bilmiyor. Öldüler mi, yaşıyorlar mı? Sağlık durumları iyi mi yoksa insan tacirlerinin eline mi düştüler? Ve ne yazık ki insan ticareti Kıbrıs'ın da başına bela olan bir durum. Dönem dönem pek çok/ insan ticareti olayına tanık olduk bugüne dek. Ve ne yazık ki, bu reşit olmayan çocukların yerlerinin üç yıldır hâlâ tespit edilememesi makamlarımızın yetersizliğini bir kez daha ortaya koyuyor. Yanlarında ne bir yakınları ne bir akrabası olmadan gelen çocuklar bunlar. Bazıları savaş nedeniyle evlerini terk etmiş, adamızda daha iyi bir yaşam bulmak umuduyla bir teknenin içinde saatlerce tıkış tıkış vaziyette yolculuk etmişler. Bu çocukların üç yıldır kayıp oldukları halde yetkili makamların Meclise daha dün haber vermesi ilgi çekici. Hele de verilerin, Meclisin İçişleri Komisyonu’nun istemesi üzerine verildiğini düşünürsek, daha da ilginç bir görüntü ortaya çıkıyor. Yoksa bu konuda hâlâ karanlıkta kalmaya devam edecektik. Hâlbuki yetkili makamların, değil bunu bir sır gibi saklaması, devlet mekanizmalarının derhal harekete geçmesi gerekirdi. En kötüsü ne? Kıbrıs Cumhuriyeti, hükümetin manipülasyonları nedeniyle bir kez daha teşhir ediliyor. Bu kayıp çocukların bulunması için ilgili Bakanlıkların, yetkili servislerin, Polisin harekete geçmesi gerekiyor. Onlar başka bir Tanrı'nın çocukları değiller. Onlar daha güzel yarınlar bulmak için adamıza gelmiş olan çocuklar. Ve maalesef ki, "Purnara" göçmen merkezinde sefil yaşam koşulları altında yaşama talihsizliğine sahip oldular. Öyle bir merkez ki başında hesaplanan çocuk sayısının üç katı kadar çocuğu barındırıyor. Çocuk Hakları Komiseri ve Ombudsman’ın da söylediği gibi Purnara’nın refakatsiz çocukları, ne özgürlüklerinden ne de sahip oldukları haklardan mahrum edilebilirler. Ne de onlara insanlık onurunu yok sayan sefil yaşam koşulları dayatılabilir. Onlar çocuklar ve yetkili makamlar onları korumakla görevliler. Dileyelim ki, kayıp çocukların 11’i de bulunsun ve sağlık durumları da iyi olsun.
Son Güncelleme: 20 Nisan 2022 - 16:16
https://tr.news.rik.cy/tr/article/2022/4/20/makale-200422/