basın özetleri 23.02.22

Filelefteros ana haberini şöyle veriyor:

“Doğal gaza yeni bomba – CYGAS’ın Vasiliko’daki LNG tesisleri alt yapısında tehlikeli malzemeler”

CYGAS’ın sıvılaştırılmış doğal gazın yeniden gaz haline getirilmesi için Vasiliko bölgesinde destekleyici altyapıları inşa etmeyi programladığı yerde saatli bomba gömülü. Filelefteros’un elde ettiği bilgilere göre, projenin ihtiyaçları için gerekli olan hafriyatlar nedeniyle, eski Yunan Kimya Endüstrileri'nin yıllarca yasadışı olarak fosfojips biriktirdiği toprağın dekontamine edilmesi için daha fazla işlem yapılması gerekiyor. Tüm süreç, malzemenin tehlikeli kimyasallar içermesi nedeniyle özel bir işlem gerektirmesinin yanısıra, projelerin uygulanması için yapılması gereken işlerde ek bir gecikmeye yol açacağı ve doğal gazın belirlenen tarih olan Temmuz 2023 tarihine kadar hazır olmaması durumu söz konusu.

Derine gömülü fosfojilerin kazılması, kirlenmiş toprağın çok dikkatli bir şekilde çıkarılması ve alandan uzaklaştırılması gerekiyor. Hükümetin karşı karşıya olduğu en büyük sorun, atıkları lisanslı tesislere aktarma zorunluluğu olduğundan, kirlenmiş toprağın nereye nakledileceği. Zira Kıbrıs'ta tehlikeli atık gömecek uygun yer yok. Tam bu noktada önemli bir çevre sorunu ortaya çıkıyor. Zira fosfojipslerin, cıva içermenin yanısıra, kimyasal ve radyoaktif kirliliğe neden olabilecek büyük miktarlarda ağır metaller ve radyoaktif elementler içerme olasılığı da var.

İki yıl önce fosfojips atıklarının temizlenmesi için kazılar yapılmış ve çıkarılanlar çevre ile çalışanların güvenliği için aynı alanda uygun toprak katmanları ve jeotekstiller ile oluşturulmuş bir yere yeniden gömüldüğü için tüm çalışmaları Ticaret Bakanlığının üstlenmesi gerektiği kaydedildi.

CYGAS, ruhsat koşulları gereğince, koruma altındaki kıyı şeridi alanının fosfojips bulunan alana yakınlığı nedeniyle kimyasal analiz yapmakla yükümlü. Alanın kirli olduğunun anlaşılması durumunda, tesislerin inşaat çalışmalarına başlanmadan önce Çevre Bakanlığı'na bir Kirlilik Çalışması sunulacak.

*

Tüm diğer gazeteler Ukrayna krizi ve AB ekonomilerine etkilerini konu alıyor.

Alithia gazetesi ana haberini Rusya’ya karşı yaylım ateşi – Kıbrıs’ın ekonomiye etkileri göğüsleme yolunda B planı var – AB Nord Stream 2 boru hattında off düğmesine bastı ve Rusya’nın Merkez Bankasına krediyi kesti – Dünya ekonomisi için endişeler hüküm sürüyor. Petrol varil fiyatı 100 doları geçti”

İnsanlık Rusya – Ukrayna cephesinde olup bitenleri dakikası dakikasına nefesini tutarak izliyor. Dünya ekonomisine diz çöktürecek yeni bir büyük krizin soluğunu ensesinde hissediyor. İki taraflı peş peşe ilan edilen yaptırımlar, tavan yapan petrol, doğal gaz ve değerli maden fiyatları ve borsa düşüşleriyle artık kimse ertesi günün nasıl olacağından emin olamıyor. AB ve Britanya bir dizi yaptırım ilan etti, Biden ise Rus saldırısı olması halinde ABD’nin müdahale edeceğini ve bir dizi yaptırım açıkladı. Biden’in açıkladığı yaptırımlar arasında Nord Stream 2 boru hattının dondurulması ve Rus Hükümetine batılı finansmanların kesilmesi de var.

*

Politis gazetesi ilgili ana haberini “Putin’den Ukrayna’ya asker, Batı ülkelerinden Moskova’ya yaptırımlar – Ukrayna’nın parçalanmasına ve egemenliğinin tartışılmasına yönelik Rus hareketleri dünya tarafından kınandı” başlıklarıyla veriyor. Gazete ön sayfasında şöyle yazıyor:

Rus Duma’sı Ukrayna’nı ayrılan bölgeleri Donietsk ve Lugansk’a asker gönderilmesini onayladı. Batı ülkeleri olayı bağımsız bir devletin işgal edilmesi olarak yorumladı.

AB, ABD ve Britanya’dan hedefli yaptırımlar. “Canları yanacak” diyen Josep Borel enerji, bankacılık ve özel kişilere zarar verecek başka yaptırımlara da açık kapı bıraktı.

Rusya’nın hareketlerini Lefkoşa da kınadı. Siyasi partiler suya sabuna dokunmayan açıklamalar yaparken bunlardan bazıları Rusya’nın adını dahi anmadı. Durumu yaptırımlara karşı çıkan Türkiye de kınadı.

*

Haravgi gazetesinin ana haberi:

“Ukrayna krizi nedeniyle küresel belirsizlik ve güvensizlik artıyor – Tırmanan savaşın çok düzeyli etkileri” başlıkları altında verilen haberde şöyle yazıyor:

Emperyalist politikalara ve sorunların askerileştirilmesine hayır. Çatışmaların artacağına ilişkin korkular.

AB ve ABD’den Rusya’ya yaptırımlar. Avrupalı yurttaşlara çıkacak bedel büyük olacak. Hükümet gelişmeleri değerlendirecek.

Diyalog, uluslararası hukuka, tüm ülkelerin egemenliği ve toprak bütünlüğüne saygı yönünde için barışçıl sesler yükseliyor.

AKEL Ukrayna’da yaşanan hızlı gelişmeler karşısında bir açıklama yapan AKEL “Ukrayna cephesinde gerginlik daha da artıyor ve bu da Doğu Avrupa'da hâkim olan infilak etmeye hazır manzaraya ekleniyor. Uluslararası hukuka ve özellikle devletlerin toprak bütünlüğü ilkesine dünyanın tüm devletleri tarafından saygı gösterilmesi gerektiği görüşünde olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyoruz. Minsk Anlaşmaları bu çıkmazdan barışçıl bir çıkış yolu sağlayabilirdi ve hala da sağlayabilir, bu nedenle de bu anlaşmalar terk edilmemelidir.

Doğu Avrupa'daki dramatik gerilim ve militarizasyon gerek Avrupa gerekse genel olarak tüm dünya için bir tehdit teşkil etmektedir. Şimdi en önemli olan şey, Avrupa kıtasında ve tüm dünyada barış ve güvenliğin korunmasıdır. Diplomasi ve diyalog yolu terk edilmemelidir.

Hükümet, Ukrayna'da yaşanan gelişmelerin Kıbrıs açısından sonuçlarını değerlendirmeli ve hazırlıklı olmalıdır” dedi.

*

Kıbrıs Rum gazetelerindeki diğer haberlerden bazı seçmeler:

Haravgi gazetesinden bir haber:

“Siyah van aracı olayında suç var suçlu yok”

Hükümet ve Başsavcılık makamı zan altında kaldı. Tal Dilian ile birlikte iki kişinin daha adının iddianameden çıkarılmasına ilişkin sorulara bugüne kadar halen cevap verilemedi. Siyah van aracı olayında suç var suçlu yok. Dev boyutlara sahip bir kitlesel casusluk olayı şirketin 76 bin avro para cezası ödemesiyle dava kapandı.

Filelefteros gazetesindeki ilgili haberde de şirketin üç müdürünün başlangıçta davalılar arasında bulunduğu halde geçen Kasım ayında Başsavcı tarafından suçlamalardan muaf tutukları belirtiliyor.

Filelefteros’tan haberler:

“Polis Ukrayna krizi nedeniyle önem alıyor”

Polis Basın Sözcüsü polisin Hristos Andreu başta ABD ve Rusya Büyükelçilikleri olmak üzere tüm başkonsolosluklarda önlem almaya başladığını açıkladı.

Andreu’ya göre durum sürekli olarak yeniden değerlendiriliyor ve gerekli görüldüğü her durumda önlemler alınmaya devam edecek.

Polis Basın Sözcüsü “Rusya – Ukrayna sorunu nedeniyle mevcut önlemlerin yanısıra ek önlemler alınması gerektiği her durumda alınacaktır, dedi.

Andreu tüm büyükelçiliklerin önünde önlemler zaten alınıyordu, şimdi ise mevcut kriz nedeniyle bunların sıkılaştırılacağını söyledi.

*

Önümüzdeki günlerde, YESİ’nin şahsi doktorlarının ücretlendirme şeklinin yeniden düzenlenmesi için Sağlık Sigortası Kurumu'nun nihai planının açıklanması ve Başsavcı'nın görüşü alınarak ortaya çıkan sorunun resmen sona erdirilmesinin an meselesi olduğu bildirildi. Buna göre, YESİ bünyesindeki hastanelerde YESİ dışı doktorların bulunması yasaklanacak. YESİ bünyesindeki hastanelerde nöbetçi kliniklerin işletilmesine yönelik planlama uygulama aşamasına yaklaşırken tüm YESİ bünyesindeki doktorların da Sağlık Sigortası Kurumu OAİ ile sözleşmelerini imzalamadan veya yenilemeden önce vergi beyannamelerini sunmalarının sağlanmasının yolları da araştırılıyor.

Sağlık Bakanı ve Sağlık Sigortası Kurumu son günlerde gün ışığını gören Genel Sağlık Sisteminin sorunlarına kararlar ve zaman çizelgeleri ile yanıt verdi.

*

Mihalis Hacipandela ve Tomas Antoniu dün, "YESİ çökmüyor" ifadesini yineleyerek, Sağlık Sigortası Kurumu OAİ’de yapılan toplantıda alınan kararları açıkladı. OAİ Başkanı, "Bize karşıt görüşe sahip olanlara saygı gösterme yükümlülüğümüz olduğu söylendiği gibi, başkalarının da bize saygı duyma yükümlülüğü vardır" dedi.

GESİ şahsi doktorlarının ücret alma şeklindeki değişiklikle ilgili olarak, OAİ'in uzun zaman önce hazırladığı planı kademeli olarak yürürlüğe koymayı amaçladığı belirtildi. Plan şahsi doktor ve pediatristlerin hasta başı ücretin %70'ini almasını, geri kalan yüzde otuzunun ise kriterlere göre verilmesini öngörüyor. Önümüzdeki ay şahsi doktorların sözleşmelerinin yenilenmesiyle plan kademeli olarak uygulanmaya başlayacak.

*

Limasol Belediye Başkanı Nikos Nikolaidis, koronavirüs nedeniyle kapalı mekânlarda sınırlı sayıda katılımla gerçekleşecek bu yılki karnaval etkinliklerinin programını sunarken, bu yıl Limasol ve tüm Kıbrıs'ın belki de daha önce hiç olmadığı kadar Limasol Karnavalı'na ihtiyacı olduğunu söyledi.

Limasol yat limanında düzenlediği basın toplantısında, Belediye Başkanı Nikos Nikolaidis, koronavirüsü hayatımızdan sonsuza dek kovmayı taahhüt eden karnavalın peri masallarının iyi cadısı olarak bu yılki karnaval kraliçesi Vera Eftimiu Parlalidu'yu da takdim etti.