basın özetleri 28.01.22

Haravgi gazetesinin ana haberi bugün de yine Limasol limanıyla ilgili.

Haber “Limanın zincirleme etkilerle özelleştirilmesi devamlılık gösteren bir suçtur – AKEL Genel Sekreterinden Başsavcıya limanın skandal sözleşmesine dair mektup” başlıkları altında veriliyor.

Gazete ön sayfasında şöyle yazıyor:

Sayıştay, Limasol limanında devlet gelirlerinden olası feragat için AB onayı gerekeceğini söylüyor.

Kooperatif bankasını kapatanlar DİSİ başkan yardımcısı Haris Yeoryiadis’in izlediği mali politikadır.

DİSİ sözleşmenin öngörülerine dair hesap vereceği yerde futbol terimlerine başvurarak “stad” ve “tribünlere” başvurdu.

*

Filelefteros gazetesi “Cumhurbaşkanlığında kara bulutlar – İktidar Cephesinin seçim yolunda istifa ve çatlaklar” başlıklarıyla verdiği ana haberinde şöyle yazıyor:

Fonda 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve DİSİ liderliği ile eski Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis arasında oluşan çatlak nedeniyle iktidar cephesinin üzerinde kara bulutlar toplanmaya başladı. Dışişleri Bakanının istifasından sonra dün Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Vasilis Palmas kişisel nedenler öne sürerek görevinden istifa etti. Ancak elimize ulaşan bilgilere göre Palmas, eski Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis adaylığını açıkladığında onun yanında yer almak için istifa etti. Aynı bilgilerden başka istifaların da olacağını ve eski Enerji Bakanının Yorgos Lakotripis’in de Nikos Hristodulidis’in adaylığını desteklediğini öğreniyoruz. Eski DİKO’lu ve şimdi DİPA’lı olan iki eski bakanın da Nikos Hristodulidis’in yanında yer aldığına dair bilgilere göreyse, DİKO partisi içerisinde, parti Hristodulidis’e destek vermek vermeye karar verdiği takdirde, bu durumun olumsuz bir gelişme teşkil edeceği yönünde değerlendirilmeye başlandı bile.

DİSİ şu ana kadar dünkü istifa hakkında konuşmaktan kaçındı. Bununla birlikte DİSİ kaynaklarından alınan bilgiler, partinin, destek verdiği Hükümet yetkililerinin şimdi kendilerine sırt çevirmesinden duyduğu rahatsızlığı gizlemediğini ortaya koyuyor.

Cumhurbaşkanlığı Müsteşarının boşalan yerine eski Hükümet Sözcüsü Kiryakos Kuşos’un getirilmesi olası. Tüm bilgi ve değerlendirmeler hükümet cephesinde mevcut huzurlu ortamın artık bulunmadığı konusunda hemfikir. Muhalefette cumhurbaşkanı adaylarıyla ilgili zeminin henüz muğlak olduğu bu dönemde, iktidar partisinin içe odaklanacağı kesin olarak görülüyor.

*

Filelefteros’la aynı olayı ana haber yapan Politis gazetesiyle devam ediyoruz.

“Nikos Anastasiadis’ten Averof’a destek – Cumhurbaşkanı Sigma televizyonuna verdiği röportajda iki adayla ilgili tavrını netleştirdi”

Nikos Anastasiadis sözünü sakınmadı ve DİSİ’nin 23 cumhurbaşkanlığı seçimleri adayının olduğunu ve onu seçim gününe dek destekleyeceğini söyledi. Cumhurbaşkanı aynı zamanda DİSİ’nin iki olası adayı olması perspektifinin kendisini rahatsız ettiğini de kabul etti.

Bu arada Cumhurbaşkanı bir çalışma arkadaşının daha kendisini terk ettiğine tanık oldu. Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Vasilis Palmas Cumhurbaşkanının diğer yakın çalışma arkadaşı Nikos Hristodulidis’in izlediği yolu takip ederek görevinden istifa etti.

Muhalefet cephesinde ise cumhurbaşkanlığı seçimlerinde işbirliği yapmanın “altın ortası”nın bulunması yolundaki çalışmalar devam ediyor. AKEL’de bugün ya da yarın, işbirlikleri çerçevesine dair politbüro çalışmaları sona erecek. Muhalefet aday isimleri konusunun açık olduğu konusunda ısrar ediyor.

*

Alithia gazetesi dün haber olan yeni bir olayı veriyor.

“3 yaşındaki bir çocuğun sağlığı ciddi risk altında – Sebep anne babasının aşılanmamış olması – Ameliyat olması için iki hafta süresi var – Alman sağlık merkezi aileye kapıyı kapattı. Çocuğun programlanmış randevusu ve ambulans uçakla nakli iptal edildi”

Haberde şöyle yazıyor:

Kalp hastalığı nedeniyle Makarios Hastanesinin yoğun bakım ünitesinde yatan üç yaşındaki erkek çocuğunun Almanya’nın bir hastanesinde yapılmış kalp ameliyatı randevusu, anne babasının Covid-19 aşısı yaptırmamış olması nedeniyle iptal edildi. Hastane hijyen protokolünü öne sürerek aileyi kabul edemeyeceğin bildirdi. Aile yine çocuğun hastalığı nedeniyle, geçen Temmuz ayında Almanya’da bulunmuştu. Bilgilere göre anne baba söz konusu protokol hakkında zamanında bilgilendirildi. Buna rağmen anne baba, aradan 6 ay geçmiş olduğu ve Sağlık Bakanlığı tarafından maliyeti yüksek ambulans uçak dahi her şey ayarlanmış olduğu halde, bilinçli olarak aşı olmamayı seçti. Sağlık Bakanı olayın istisnai durum olarak ele alınması için çalıştı ancak Almanya’dan olumsuz cevap geldi. Doktorlar çocuğun ameliyatı için iki haftalık süre verdi.

Bu arada Avrupa birliği dışında da ameliyatı yapacak bir hastane arandı. Bu ülkeler arasında İsrail de vardı. Hepsinin cevabı aynı oldu: “Aşılanmamış anne babayı hastanemize alamayız”.

Sağlık Bakanı Mihalis Hacipandelas bu konuda yaptığı açıklamada “Bu olaydan dolayı çok üzgün olduğumu belirtmek istiyorum. Anne babasının aşılanmamış olması nedeniyle küçük bir çocuk yurt dışında tedavi olamıyor” dedi. Dr. Avraam İlias ise Alithia’ya yaptığı açıklamada çocuğun durumunun sabit olduğunu, şu anda risk altında olmadığını söyledi. Ve “İki haftalık bir süre içinde ameliyat olması iyi olur. Kesin olan şu ki çocuğun yaşamının tehlikeye girmesine izin vermeyeceğiz” dedi.

Dün masaya yatırılan seçeneklerden bir tanesi de çocuğun yurt dışına gitmesi sağlanamadığı takdirde Yunanistan’dan Kıbrıs’taki özel hastanelerden biriyle çalışan bir kalp cerrah uzmanının özel olarak Kıbrıs’a getirtilmesi oldu.

Bu arada Filelefteros gazetesindeki ilgili haberde dün babanın ilk doz aşısını yaptırmış olduğu ancak tam doz aşı olması için üç haftalık bir sürenin geçmesi gerektiğini yazıyor.

*

Gazetelerin diğer haberlerinden bazıları

*

Haravgi gazetesinden:

“Fransa’nın Kıbrıs Büyükelçisi AB’nden Türkiye’ye ortak tepki duruşu gösterilmesini savundu – “Kıbrıs sorunundaki mevcut çıkmaz nedeniyle çok tedirginiz” dedi”

Fransa’nın Kıbrıs Büyükelçisi Salina Grene – Katalano KYPE’ye verdiği demecinde “Kıbrıs’ın Türkiye’nin Maraş konusundaki tutumuna karşı AB’nin tepkisi konusunda tüm AB üye ülkeleri arasında uzlaşma inşa edilmesi çabalarını destekleyeceğiz” dedi.

Grene – Catalano aynı zamanda, “East Med boru hattı olsun ya da olmasın, Kıbrıs'ın MEB'indeki egemenliğini ve Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi hükümlerine saygı gösterilmesi ihtiyacı ile ilgili Paris'in pozisyonunun değişmediğini” net olarak dile getirdi. Fransız Büyükelçisi çok yakın bir zamanda Şarl De Gol uçak gemisinin Limasol Limanını tekrar ziyaret edeceğini söyledi.

*

“Utanç bütçesi: Engelli Kişiler Programlama Bürosu AmeA’ya sadece 149 bin avro”

AKEL, Meclis Genel Kurulu'nda yapılan görüşmede Engelliler Rehabilitasyon Merkezi Özel Fonu'nun bütçesinin artırılması konusunu bir kez daha gündeme getirdi. Fonun 2022 bütçesi sadece 149 bin avro tutarında olup, Hükümet, bu miktara ek olarak Engellilerin Sosyal Entegrasyonu Departmanı tarafından uygulanan İstihdam Planı aracılığıyla özel amaçlı fonlar verildiğini iddia ediyor. AKEL Milletvekili Andros Kafkalias, Özel Fon bütçesinin düşük olmasının utanç verici olduğuna dikkat çekti. Ayrıca, ΑKEL’in bu konuyu Çalışma Komitesi'ne kaydettirdiğini de duyurdu.

*

Filelefteros gazetesinden bir haber: “Savcılar kadın doğum uzmanı kadın doktora cezai kovuşturma açılması önerisi yaptı – 73 yaşındaki bir kadına sahte ameliyat yapıldığına ilişkin dosya Hukuk Dairesine gidiyor – Doktorları da toplumu da şok eden olayın dosyası tamamlanmak üzere”

Vajinal histerektomi ameliyatı yapacağını söyleyerek 73 yaşındaki bir kadını ameliyathaneye sokan ama sonuç olarak rahim ağzı histerektomisi yapan 36 yaşındaki kadın doktorun dosyası önümüzdeki hafta Hukuk Dairesine gönderilecek. Kıbrıslı doktorları da toplumun genelini de şok eden olayın soruşturma kısmı hemen hemen tamamlandı. Hazırlanan dosyada Devlet Sağlık Hizmetleri Kurumu’nun soruşturma için atadığı jinekoloji uzmanının da ilgili raporu yer alıyor. 36 yaşındaki doktorla ilgili dosyada çalıştığı sağlık merkezindeki meslektaşlarının, hemşire ve sekreterlik çalışanlarının ilgili ifadeleri de bulunuyor.