basın özetleri 27.01.22

Filelefteros gazetesinin ana haberi:

“EuroAsia’ya 657 milyon avro – AB Kıbrıs – Yunanistan elektrik şebekelerinin birbirine bağlanmasını sübvanse etme kararı aldı”

AB dün Kıbrıs ve Yunanistan için aldığı çok önemli bir kararla iki ülkenin elektrik şebekelerinin iki yönlü olarak birbirine bağlanması için sınır ötesi proje inşaatına 657 milyon avro verecek. Proje hayata geçirildikten sonra Kıbrıs’ın enerji izolasyonu sona erecek. Söz konusu onay Avrupa'yı Birleştirme Programı çerçevesinde ele alınan AB içindeki beş sınır ötesi projeye verilecek toplamda bir milyar 37 milyon avroyu kapsıyor. EuroAsia interconnector projesi beş proje arasından en büyük meblağı alan proje oldu.

Mutlu haberi twitter üzerinden veren Enerji Bakanı Natasa Pilidu bugün ilgili gelişme hakkında bir basın toplantısı yapacak. Pilidu bu gelişmenin muhteşem bir haber olduğunu ve Kıbrıs’a çok yönlü faydalar sağlayacağını; Kıbrıs’ın enerji izolasyonunun sona ereceğini, enerji güvenliğinin garanti altına alınacağını, elektrik pazarında rekabetçiliğin gelişeceğini ve yeni yenilenebilir enerji kaynakları çalışmalarının geliştirilmesine katkı yapacağını yazdı. Bununla birlikte AB sübvansiyonunun Kıbrıs- Girit elektrik bağlantısı toplam maliyetinin üçte birine denk geldiğini kaydetmek lazım.

*

Haravgi gazetesi bugünkü “Averof kâr işletmecilere kalsın diye devlet desteğini yurttaşların sırtına yüklüyor – Limanın işletmecisi şirketin işine gelen bir öneri yaptı” başlıkları altındaki ana haberinde şöyle yazıyor:

DİSİ Başkanı Averof Neofitu elde edilen kârın özelleştirilmiş Limasol limanının işletmecilerine kalması ve böylelikle devletin elde ettiği gelirin azalmasını önerdi.

İşletmeci yatırımcıların açıkladığı yüzde 95’ varan yakıcı zamları değerlendirmesi istendiğinde, Averof Neofitu gerek zamlardan kaçınılması gerekse de şirketlerin karının etkilenmemesi için “devlet en azından bu dönem için artış payından feragat etsin” ya da “devlet tüm artışları absorbe etsin” dedi. Averof bu senaryoları incelemesi amacıyla Ulaştırma Bakanı Yannis Karusos’a mektup gönderdi.

Neofitu mektubunda dolaylı yolla özelleştirme sözleşmelerinde Hükümet tarafından yapılan gafı kabul etti. “Uzun vadeli sözleşmelerde ekonominin genelindeki zamları temsil eden bir endeks izlenir” diyen DİSİ Başkanı, “Limanların özelleştirilmesi durumunda ise özel şirketlerle Hükümet arasında imzalanan sözleşmelerde izlenen yol endüstriyel fiyat endeksinin baz alınması oldu” dedi.

Bununla birlikte Neofitu ne var olduğu açık olan sorumluluklara ne de hayanın düzeltilmesi gerektiğine hiç atıfta bulundu. Neofitu’nun önerisi kabul edildiği takdirde devletin gelirinde düşüş olacak ve Devlet Liman İdaresinin işleyişinin devam etmesinin masrafları var olmaya devam edecek.

Ticaret Komisyonunun son toplantısında tüm muhalefet partileri temsilcilerinin, İşveren ve Sanayiciler Federasyonu OEV ve Kıbrıs Ticaret ve Sanayi Odası KEVE’nin özel şirketleri zamları geri çekmeye ikna etmeye çalıştıysa da işletmeci şirketler sözleşmelerdeki mevcut maddelerin tarifelerdeki zamları haklı gösterdiği cevabını verdi.

Sayıştay’ın ilgili raporunda özelleştirmelerde izlenen skandal niteliğindeki prosedürleri ortaya koyduğunu hatırlatırız. Hatta raporun açıklanmasının ardından Meclisin Kontrol Komisyonu Başsavcıyı cezai ve başka türlü sorumlulukları incelemeye çağırmıştı. Buna rağmen aradan dört yıl geçmiş olduğu halde hiçbir araştırma yapılmadı.

*

Politis gazetesinin ana haberi:

“…Ancak Hükümetin önceliği müdürlerin limuzinleriydi – PASYDİ sendikasının 2013 yılında kırpılan düşük maaşlı çalışanların ödeneklerinin iade edilmesine yönelik talebi beklemede”

PASYDİ sendikası geçen Eylül ayında Ekonomi Bakanlığından ekonomik kriz adına 1/1/2013 tarihinde yasa temelinde ertelenen ya da kaldırılan sosyal ödeneklerin aşamalı olarak iade edilmesini istediği halde durumda bir değişiklik olmadı.

Ekonomi Bakanlığı PASYDİ’nin talebini tartışmaya hazır olduğunu belirtti ancak bunu izleyen gelişmeler, Bakanlığın hiyerarşik önceliğinin genel müdürlere ve başka yüksek maaşlı devlet çalışanları ve yetkililerine özel limuzin hakkının iade edilmesi olduğunu ortaya koydu.

Ekonomi Bakanlığının Bakanlar Kurulu ve partilerin de rızasıyla limuzin konusunu ele alış biçimi, haklı olarak, kamu hizmetlerinde çalışan ve 2013’ün başından itibaren ödenekleri %15 ile %25 arasında kırpılanların da tepkilerine yol açtı.

*

Alithia gazetesinin ana haberi:

“Günaydın” der demez seferberliğe gerekçesiz katılmayan 15 mükellefi tespit ettiler – Savunma Bakanlığının yeni elektronik takip sistemi uygulamaya girdi – Polis artık havaalanı ve limanlardan geçen herkesi kontrol ederek Savunma Bakanlığına haber veriyor”

Savunma Bakanlığı, artık, seferberliğe gerekçe göstermeden katılmayan mükellefleri anında tespit edebiliyor. Bakanlığın uygulamaya koyduğu mükellefleri elektronik takip sistemi hayata geçirildiği ilk günden itibaren sonuç vermeye başladı. Önceki gün Larnaka Havaalanında, gerekçeleri olduğunu ortaya koyan herhangi bir belgeleri olmadığı halde, Ulusal Muhafız Gücünün seferberlik çağrısına cevap vermeyen 15 kişi tespit edildi. Alithia’nın elde ettiği bilgilere göre çoğu Birleşik Krallık’a gitmek üzere havaalanındaydı. Kontrol noktasına vardıklarında kontrol sisteminden derhal mükelleflerin ilgili bilgilerine ulaşan polis görevlileri “kişiye özel çağrı belgesini” kendilerine teslim etti ve teslim, anında, elektronik sisteme kaydedildi. Mükelleflerin çoğunluğunu üniversite öğrencileri oluşturuyordu.

*

Gazetelerin diğer haberlerinden bazı seçmeler:

“Thanasis ile ilgili bulgulardan çıkan şok edici veriler - Örneklerin incelenmesi birçok şeyi gün ışığına çıkardı -Üç adli savcıdan biri istifa etti”

26 yaşındaki asker Thanasis Nikolaou'nun 2005 yılında ölümünün koşullarıyla ilgili dosyaların, ifadelerin ve bulguların ortaya koyduğu veriler şok edici. Αdli savcılar ellerindeki kalabalık materyali incelemeye devam ediyor. Şimdiden soruşturmada eksiklikler olduğunu ve davanın öneminin indirgenmesine çalışıldığını ortaya koyan şok edici tespitler elde ettiler. Aslolan ise çok sayıda çelişki ve netleştirilmesi gereken şaibeli noktalar bulmaları oldu. Ortaya çıkan manzara, genç adamın, ölümünden 16 buçuk yıl sonra cinayete kurban gittiğini gösteriyor.

Bugüne kadar üç savcılık soruşturması, iki polis soruşturması yapıldı, mezardan çıkarma yapıldı ve sekiz adli rapor hazırlandı. Son rapor Atina’da yapılmıştı ve olayın cinayet olduğu tespit edilmişti. Rapordaki verilere göre iç organlarındaki zedelenmeler köprüden düşmesinden önce meydana geldi.

Şimdiki aşamada incelenmeler tamamlanmak üzere olup yakın zamanda tanık listesi hazırlanarak ifade alımlarına başlanacak.

Bu arada iki gün önce davayla ilgilenen üç adli savcıdan biri kişisel sebepler öne sürerek Başsavcıya istifasını verdi. Zaman kaybı olmaması amacıyla iki savcının işe devam etmesine karar verilmesinden sonra savcılar çalışmalarının süresinin 4 ay daha uzatılmasını istedi.

Mimar olan Thanasis Nikolau, askerlik görevini yerine getirirken, 29 Eylül 2005 günü Alassa köprüsünün altında bulunmuştu.

*

Haravgi gazetesinden bir haberle devam ediyoruz:

“K/Rum ve K/Türk partileri daha çok barikat açılmasını istedi – Eylem ve inisiyatiflerle yola devam etmeye karar verdiler”

Ledra Palas’taki iki toplumlu görüşmelerde yer alan K/Rum ve K/Türk partileri dünkü buluşmalarında daha çok geçiş noktasının açılmasına yönelik faaliyetleri ele aldılar.

Yapılan ilgili açıklamada mümkün ölçüde yürüttükleri iki toplumlu diyalog çerçevesinde güven artırıcı önlemlerin uygulanması konusunu tartıştıkları belirtildi. Ele aldıkları konular arasında daha fazla geçiş noktasının açılmasının desteklenmesi, sağlıkla ilgili konularda daha fazla işbirliği ve Kıbrıslıların Yeşil hat vasıtasıyla dolaşımının kolaylaştırılması de yer alıyordu. Piroyi barikatının açılması bir önceki buluşmada da ele alınmıştı. Bu sefer Koççina barikatı da konuşuldu.

Haravgi’ye ulaşan bilgilere göre, Atienu – Lurucina bölgesinde dikenli tellerin her iki yanının da yerinde ziyaret edilmesi, halkla görüş teatisinde bulunulması ve barikatın açılması için ortak adımların atılması fikri ortaya kondu ve tartışıldı. Daha başka barikatların da açılması konusu kısa bir süre önce Harmancı – Yorkacis görüşmesinde de ele alınmıştı.

*

Alithia gazetesinden bir haber.

Enerji Bakanı Natasa Pilidu Bakanlar Kurulunun, dün yaptığı toplantıda, Kıbrıs’ın daha hızlı bir biçimde yeşil ekonomiye geçebilmesi hedefiyle üç yasa tasarısını onaylama kararı aldığını açıkladı.

Bakanlar Kurulu toplantısından sonra Enerji Bakanı yaptığı açıklamada yasa tasarıları kapsamındaki öngörülerden şunların öne çıktığını söyledi:

Yenilenebilir Enerji Kaynakları çalışmalarına yönelik prosedürlerin basitleştirilmesi ve kolaylaştırılması.

Yenilenebilir Enerji tüketimi ücretlerinin hesaplanmasında yeni bir metodolojinin uygulanması

Ve ulaşımda Yenilenebilir Enerji Kaynakları yükümlülüklerinin yükseltilmesi

*

Ve son olarak Politis’ten kısa bir haberimiz olacak.

“80 ölümle önlem gevşetmelerine gidilmez – Uzmanlar karşı çıktı”

Epidemiyologlar her gün kaydedilen yeni vakaların 2000 dolaylarında istikrar sağlamış olması olayının önlem gevşemelerinden söz edilmesine izin vermediğini söyledi. Yanısıra tedavi görmekte olan hasta sayısının ama aynı zamanda da Ocak ayı içerisinde kaydedilen 80 ölümün önlem gevşetmelerine karşı engelleyici faktörler teşkil ettiği belirtildi. Dün yeni 8 ölüm olayı daha açıklandı.