Bugünkü Kıbrıs Rum gazetelerinin ana haberlerinde Test to Stay’le ilgili gelişmeler, Astrasol fabrikasının yaydığı kirlilikten zarar gören mağdurların mücadelesindeki gecikmeler, Limasol limanını işleten şirketlerle yapılan sözleşmenin yol açtığı zararlar ve Kıbrıs Türk toplumundaki seçimler konuları yer alıyor.
*
Alithia gazetesi Kıbrıs Türk toplumunda Pazar günü yapılan seçim sonuçlarını ele alıyor SD. Gazetenin ön sayfasında yazdıklarını aktaralım.
“Türkiye, Tatar ve düşük katılım kazandı – Oy kullanmayanların oranı %42’yle rekor seviyeye ulaştı”
Kıbrıs Türk toplumunda yapılan erken “milletvekilliği seçiminin” net galibi Ersin Tatar, Türkiye ve oy kullanmaya gitmeyenler oldu. “Seçimlerde” en büyük yenilgiyi alanlar Kıbrıs sorunu ve Kıbrıs’ın birleşmesini isteyen güçler oldu. Sözde Mecliste yer alan partilerden sadece bir tanesi federasyon taraftarı. Sonuçları fırsat olarak kullanan Ersin Tatar izlediği iki devlet politikasının “halk” tarafından kabul gördüğü mesajını verdi. Dün öğleden sonra oylamanın nihai sonuçları açıklandı. Buna göre Ulusal Birlik Partisi oyların hemen hemen %40’ını alarak birinci parti oldu. Cumhuriyetçi Türk Partisi ve Tufan Erhürman gücünü artırarak aldığı %32 oy oranıyla ikinci parti oldu. Rekor kıran oy kullanmayanların oranı ise %42’yi buldu.
Konuyla ilgili diğer gazete haberlerinin başlıklarını da aktaralım:
Haravgi gazetesi:
Toplumcu Demokrasi Partisi hariç “Meclise” 5 parti girdi. Özyiğit istifasını sundu – UBP Hükümet kurma girişimi çerçevesinde CTP dâhil tüm partilerle görüşecek”
Filelefteros:
“Oy kullanmayanlar ve Sağ kazandı – İki toplumlu iki bölgeli federasyonu savunan partiler için yenilgi – Mutlak çoğunluğu elde edemeyen UBP “hükümet kurmak için diğer partilerle görüşecek – K/Türk Sol partilerinin Türkiye’ye karşı retorikleri sonuç vermedi”
*
Politis gazetesi:
İşgal bölgesindeki seçimler – UBP kazandı, CTP güçlendi – Ekonomi eksenli kutuplaşma - Nihai sonuçlar göstergeleri ve anketleri doğruladı. Ulusal Birlik Partisi tek başına iktidara yakın bir pozisyon yakaladı ama aynı zamanda Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin "ana muhalefet" rolünde olduğu Sol’u dinamik bir şekilde -Kıbrıs sorununda çıkmaza yol açan her şeyin mevcut olduğu bir sahnede- geri getirdi.
*
Haravgi gazetesinin ana haberi:
“Limanla ilgili skandal sözleşmenin ceremesini pahalıya ödüyoruz – Limasol Limanı tarifelerinde yüzde 95’e varan zamlar – Liman zamları yeni zamlar getiriyor” başlıkları altında verilen haberde şöyle yazıyor:
Limasol limanı tarifelerine gelen ve yüzde 95’e ulaşan yeni zamlar pazarı altüst etti.
Limanı işleten şirketler Hükümetle Limanın özelleştirilmesi çerçevesinde imzaladıkları sözleşmede bulunan bir maddeyi öne sürerek bu maddenin kendilerine tüm liman hizmetleri tarifelerinde yüzde 16 oranında zam yapma hakkını verdiğini iddia ediyorlar. Buna paralel olarak ticaretle uğraşanlar zamların pazarda yeni zam dalgası yaratacağından söz ediyor.
Ulaştırma Bakanı Yannis Karusos dün şirketlere arka çıkarak “ Sözleşmede bu madde mevcut. Şirketler bu zamları yapma hakkına sahip. Bizim politik baskı uygulamaktan başka yapabileceğimiz herhangi bir şey yok” dedi.
AKEL dün Basın Sözcüsü Yorgos Kukumas vasıtasıyla gelişmeleri değerlendirdi. Kukumas “Liman hizmetlerine yapılan zamlar her gün toplumun sırtına yeni bir yük olarak biniyor. Ulaştırma Bakanı ise sözlü olarak buna karşı olduğunu belirtmekten başka bir şey yapmıyor” dedi. AKEL Basın Sözcüsü aynı zamanda DİSİ Hükümetinin ülkenin tek ticari limanını özelleştirmiş olmanın ve ülke için zarar verici, skandal niteliğinde bir sözleşme imzalamış olmanın sorumluluğunu taşıdığını hatırlattı. Kukumas “ Skandal sözleşme Temsilciler Meclisinin Kontrol Komiseri tarafından Başsavcılığa gönderildi ve nerdeyse dört yıldır, ülke çıkarlarının aleyhine suç teşkil eden sorunlu hükümlerinin ele alınması için hâlâ bekleniyor. Bu suçun bedelini limanı kiralayan şirketler değil, Kıbrıs toplumu ödüyor” dedi.
*
Filelefteros gazetesinin ana haberi:
“Test to Stay’in kapsamını genişletiyorlar – Hastanelerde ve Poliste de uygulanacak, bu arada başka hizmet dairelerinin de kapsama alınması düşünülüyor” başlıkları altında verdiği ana haberinde Filelefteros gazetesi şöyle yazıyor:
Test to Stay uygulaması başka hizmet daireleri kapsamında da uygulanacak. Sağlık Bakanı ile bilim adamlarının bugün geçen hafta bakana sunulan önerileri yeniden ele almak üzere bir araya gelecek. Filelefteros’un elde ettiği bilgilere göre en azından devlet hastaneleri ve bundan 10 gün önce, müdürlüğünün ilgili talebini sunan Polis teşkilatı da Safe to Stay kapsamına alınacak. Önlemin genelde tüm emniyet teşkilatında uygulanması da olasılık dâhilinde olmakla birlikte nihai kararı alacak olan Bakanlar Kurulu.
Epidemiyolojik verilere gelince, bilim adamları ile Sağlık Bakanlığı ikinci kez korona virüs olan yüksek sayıdaki vakalar nedeniyle endişeli. Geçen hafta toplamda yeniden enfekte olan 1.690 vaka kaydedilmişti. Bunlardan bazıları 6 aydan kısa bir süre içinde ikinci kez enfekte olmuş kişilerden oluşuyordu. Aynı zamanda son dönemde kaydedilen yüksek ölüm sayısı da endişelendirici olarak görülüyor. Dün sabaha kadar, Ocak ayı, pandeminin başlangıcından bu yana 2021 Ağustos’undan sonra en yüksek ölüm oranının görüldüğü ikinci ayı oluşturuyordu.
*
Astrasol fabrikası konusunu ele alan Politis’in ana haberi:
“Astrasol kurbanlarının sonu olmayan çilesi –Yüksek Mahkeme Başkanının gelen emekliliği nedeniyle davadan ayrılması sonucunda yeni programlama tarihi belirlendi” başlıkları altındaki haberin içeriğine bir göz atalım.
Diklorometan R40 gazı yayımı nedeniyle 2009 yılında kapanan Astrasol Fabrikasının kurbanları halen adaletin yerini bulmasını bekliyor. Ancak öyle görünüyor ki yolculuğun sonu hâlâ çok uzak.
İstinaf Mahkemesinde dün görülen duruşmada da, su, yoluna girmedi. Yüksek Mahkeme Başkanı Hakime emekli olmak üzere ayrılacak olması nedeniyle bu konuda düşünceli olduğunu belirtti ve topu davacı ve davalılara atarak, sonunda, davadan çekildi.
Sorumluluklar konusuna ilişkin temyizlerle ilgili meseleler, her kurbanın 50 bin avroyla tazmin edilmesi ve temyizin iptalini isteyen temyizin görüşülmesi meselesi 3 Şubat’a kaldı. Şu ana kadar 67 kişi kanserden öldü, 47 kişi ise halen hastalığa karşı mücadele vermeye devam ediyor.
*
Kıbrıs Rum gazetelerinin diğer haberlerinden bazıları:
Politis gazetesi:
“Ötanazi konusu en nihayet Mecliste tartışılıyor – Takdir yetkisi aranıyor”
Bugüne kadar pek çok kez Temsilciler Meclisini meşgul etmiş olan ötanazi hakkındaki tartışmaların başlamasıyla birlikte konu masaya resmen de yatırılmış oldu. Gerek hukuki gerekse de etik çerçevede çok sayıda büyük sorular içeren konu, büyük dikkat ve açıklıkla ele alınmayı gerektiriyor.
Kıbrıs Barosu’nun gerçekleştirmiş olduğu konuyla ilgili 70 sayfalık araştırma çalışması Meclise sunuldu ve Hukukçu Ahilleas Dimitriadis çalışmanın düşünce üretiminde etkili rol oynamasını umut ettiğini belirtti. Konu hakkında görüş belirten başka hukukçular da “doktor yardımıyla ölüm” kavramının, bir yandan bu kavramın istismar edilmesine olanak bırakılmaması, öte yandansa, doktorların yasal koruma altında olabilmesi için çok net olması gerektiğini ifade etti.
Kıbrıs Tabipler Birliği’nden tartışmada yer alan Dr. Mihalis Anastasiadis, sivil toplumun görüşlerini aldıktan sonra ve Hipokrat yemini çiğnenmiş olup olmadığı, intihara teşebbüste yardım niteliği taşıyıp taşımadığı ve tıbbın işlevini kesintisiz olarak yerine getirmesinin dikkate alınıp alınmadığı gibi sorulara cevap alındıktan sonra görüş belirtileceğini kaydetti. Biyoetik Kurulu Başkanı Konstandinos Fellas’ın açıklamaları da aynı çerçevedeydi.
Bu arada Kutsal Sinod’un konuya dair görüşleri enteresan oldu. Arşimandrit Yeoryios “Ölümün insanı ölümsüzlüğe ulaştırması umuduyla, yaşamı ve ölümü buyuran sadece Tanrı’dır” dedi. Ve bu konuda her halkın kültürüne ve Hıristiyanlığın bu konudaki yaklaşımına ayrıca önem verilmesi gerektiğini vurguladı. “İnsan bu dünyaya ne zaman geleceği ve bu dünyadan ne zaman ayrılacağı konusunda karar verme talebinde bulunamaz” dedi.
*
Haravgi gazetesinden bir haber:
“Grivas’ı ölüm gününde anma töreni yurda ve demokrasiye karşı yapılmış bir tahriktir”
Hükümet, DİSİ ve ELAM bu yıl da Grivas’ı kilise tören ve ayinleriyle onurlandırıyorlar. ΑΚΕL dün yaptığı bir açıklamayla Kıbrıs’ın damgalı hainini onurlandırmanın Kıbrıs halkına, demokrasi ve ülkeye karşı yapılmış bir tahrik olduğunu belirtti.
AKEL “EOKA B’ci faşizmin ve Grivascılığın tarihin çöplüklerine ait olduğunu kaydetti. Onurlandırılma ve anılma törenleri Atilla’ya karşı bu ülkeyi, darbeye karşı demokrasiyi savunan evlatlarının hakkıdır. İhanetin mimarlarına değil. 2022 yılında hâlâ daha Grivas’ı anan herkesi tarihi gerçekleri öğrenmeye ve geçmişin kara takıntılarından kurtulmaya çağırıyoruz” dedi.
Kıbrıs’ın felaketine neden olan Grivas bu yıl da DİSİ-Anastasiadis Hükümetinin bu kez Ulaştırma Bakanı Yannis Karusos tarafından temsil edildiği bir törenle anıldı. Törene tabi ki Grivas’ın siyasi torunları olan ELAM da yer aldı.
*
Filelefteros’un devam etmekte olan Elpis fırtınasıyla ilgili haberi:
*
“Elpis diş gösteriyor, bu gece en soğuk gece yaşanacak – Yunanistn’ı sardı, bugün ülke genelinde tatil ilan edildi”
Elpis fırtınası Kıbrıs’a da diş gösteriyor. Bu gecenin yılın en soğuk gecesi olması, yarın ise son derece soğuk bir gün olması bekleniyor. Meteoroloji Dairesi şiddetli yağmur ve kasırgalara dair sarı renk sinyali verdi. Çok düşük hava sıcaklıkları ve kar yağışı nedeniyle Polis dağlık bölgelere yaptığı acil bir duyuruyla sürücüleri son derece dikkatli olmaya çağırdı. Buna paralel olarak ise Elpis fırtınası Yunanistan’ın tamamını sarmış durumda. Çoğu bölgede üst üste sorunlara yol açtı. Atina’nın bulunduğu Attiki bölgesi ve adalardaki kar yağışı her yanı beyaza bürüdü. Sorunlarla başa çıkılabilmesi için bugün tüm Yunanistan’da tatil ilan edildi.
Son Güncelleme: 25 Ocak 2022 - 13:25
https://tr.news.rik.cy/tr/article/2022/1/25/basin-ozetleri-250122/