Haravgi Gazetesi ana haberini “Cumhurbaşkanı haksızı haklı çıkarmaya çalıştı” manşetiyle veriyor.
Alt başlıklar şöyle:
AKEL: Anastasiadis’in konuşması Mağusa halkına karşı bir tahriktir. Durumu bu noktaya getirdiğini kabul etmeyi reddetti.
Hükümet Sözcüsü: AKEL’in iddiaları asılsızdır, dedi. Cumhurbaşkanı hakiki olayları ortaya koydu.
Cumhurbaşkanı Türk planlarını püskürtmekle ilgili ne yapacağı konusunda tek kelime etmedi.
Haberin içeriğine bir göz atalım.
Cumhurbaşkanı Anastasiadis Cumartesi akşamı Derinya’da yapılan Mağusa işgal karşıtı etkinlikte yaptığı konuşma sırasında rahatsızlığını gizleyemedi.
Anastasiadis’in konuşması sırasında hükümetin politikasına karşı, Maraş’ta olup bitenler konusunda suçlu olduğuna ilişkin ve istifasını talep eden sloganlar duyuldu. Sloganlardan rahatsız olan Cumhurbaşkanı “2004’te de buna benzer şeyler duydum ve dik durmayı bildim. Şimdi de dik duracağım çünkü Kıbrıs’ın kurtuluşunun her türlü çıkarın üzerinde olduğuna inanıyorum” dedi.
Cumhurbaşkanının Tatar ile Erdoğan’ın Maraş’la ilgili açıklamalarından sonraki gece eşiyle birlikte Atina’daki bir mekânda eğlendiğini gösteren bir fotoğrafı taşıyan yurttaşlar “Maraş elden gidiyor, Cumhurbaşkanı eğleniyor” sloganları attı.
Cumhurbaşkanı konuşmasında 2013 yılından bu yana yaptığı seçim ve tercihleri savunabilmek amacıyla pek çok kez Türk uzlaşmazlığına vurgu yaparak Kıbrıs sorununda izlediği politikayı haklı göstermeye çalıştı. Tabanda birliğin sonuç getireceğini belirterek “herkesin ortak düşman aramızdaki anlaşmazlıklar değil, varlığımızla oynayanlar, ülkemizle oynayanlar, Cumhuriyetimizle oynayanlardır” dedi.
Cumhurbaşkanı konuşmasının büyük bölümünü yönetimi sırasında Kıbrıs sorunuyla ilgili çabalarına ve inisiyatiflerine ayırdı. Kran Montana görüşmelerini terk edenin kendisi olmadığını ıspatlamak amacıyla Antonio Guteres’in raporundan alıntılar yaptı. “Bir anlaşmanın iç boyutları konusunun özünde çözülmüş olduğunu ve aradaki görüş ayrılıklarının çok az olduğunu” kabul etti. “Kran Montana başarısızlığına götüren şey Türkiye’nin garantörlük ve müdahale haklarından vazgeçmemek olan uzlaşmaz tezleri” olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı güçlü BM kararlarınca korunan bir kente dönme hakkını korumaya yönelik çabalarına son vermeyeceğini ekledi.
Sorumluluklar konusunda ise Cumhurbaşkanı “bunlar herkesin omuzlarındadır” dedi.
*
İlgili haberin hemen altında yer alan haberle devam ediyoruz:
“AKEL: Anastasiadis’in konuşması Mağusa halkına karşı bir tahriktir – Kendi yönetimi döneminde durumun hangi noktaya geldiğini kabul etmeyi reddediyor.”
Haberde şöyle yazıyor:
AKEL Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in Mağusa’da yaptığı konuşmayı sert bir dille eleştirdi.
AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Kukumas yazılı olarak yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanının ne Mağusalılara ne Mağusa Belediyesine ne de uluslararası topluma kulak astığını vurguladı.
Yorgos Kukumas’ın açıklaması şöyle:
“Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in dünkü konuşması Mağusa halkına karşı tahrik ediciydi. Kıbrıs sorunuyla ilgili süreci işine geldiği gibi, kendine göre kesip biçen bir yaklaşımla sunan Anastasiadis sözü bu gidişatta kendisinden başka herkesin suçlu olduğuna getirdi. Anastasiadis kendine düşen sorumluluklarla ilgili olarak ne Mağusa halkına ne Mağusa Belediyesine ne gelecekle ilgili endişeler taşıyan halka ne de uluslararası topluma kulak asıyor. Onu yönetimi döneminde durumun hangi noktaya vardığını, Maraş’ın elden gittiğini ve ülkemizin bölünmesinin bugüne dek olmadığı kadar görünür olduğunu kabul etmeyi reddediyor.
Sayın Anastasiadis kendisinden istenen şeyin Türk saldırganlığına karşı geri adım atmak değil tam tersi olduğunu anlamıyor. Bizim kendisinden istediğimiz şey gelgitleri ve güvenilmezliğiyle Türklerin taksimci planlarını kolaylaştırması değildir. Cumhurbaşkanının güvenilmezliğini kendi müzakerecisi dahi kabul etti. Şu ana kadar Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak üstlenmiş olduğu yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddetmesi ve yakınlaşmalardan uzaklaşması bu güvenilmezliğini daha da belirgin hale getirmekte. Hatta Cumhurbaşkanı kimse tarafından bir öneri duymadığını söyledi. Oysa AKEL’in Kıbrıs Rum tarafının nasıl hareket etmesi gerektiğine dair önerisi aylardır ellerinde. Bu öneri ilkelere dayanıyor ve BMGS’nin tüm önerdikleri çerçevesinde hareket ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı elinde güvenilir bir alternatif olmadığı halde bu öneriyi değerlendirmeyi reddediyor.
AKEL Kıbrıs sorununun ve Kıbrıs’ın kırılma noktasında bulunduğunu bir kez daha yineliyor. Eğer durumun nihai taksime varmasına izin verilirse ülkemizi ve halkımızı çok riskli günler bekliyor”.
AKEL’in bu açıklamasını değerlendiren Hükümet Sözcüsü Marios Pelekanos Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in Mağusa konuşmasında, şüphe kaldırmayan tarihsel olayları ortaya koyduğunu ve “AKEL’in öne çıkardığı asılsız iddialara cevap verdiğini” söyledi.
Pelekanos Cumhurbaşkanının ilkesel tezlere hizmet etmeyi sürdüreceğini ve siyasi çıkar elde etmeyi güden, Kıbrıs Rum toplumunun yanısıra Kıbrıs Türk toplumunun da iyi anlamdaki çıkarlarına hizmet etmeyen çağrılara boyun eğmeyeceğini ekledi.
AKEL tarafından Hükümet Sözcüsünün açıklamasına cevaben yapılan açıklamada ise “ne Cumhurbaşkanının önceki gün yaptığı 45 dakikalık konuşmasında ne de Hükümet Sözcüsünün açıklamasında Hükümetin Türk taksimci planlarının ve Maraş’ın yerleşime açılmasının önünün kesilmesi için ne yapacağına ilişkin bir fikrin dahi verilmediğini söyledi.
AKEL Basın Sözcüsü Mağusalıların ve Kıbrıs halkının ülkenin yarısının gözden çıkarılmasıyla asla uzlaşmayacağını, teslim olmayacağını ekledi.
Haravgi’nin ana haberinde ele aldığı konunun diğer gazetelere nasıl yansıdığını başlıklarıyla kısaca aktaralım:
Alithia gazetesi:
“Sert çatışma – AKEL Maraş için Cumhurbaşkanına kafa tuttu – Cumhurbaşkanı: Ortak düşman aramızdaki tezatlıklar değil varlığımız ve ülkemizle oyun oynayanlardır – Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk Maraşlılar ortak platform kuruyor”
Filelefteros:
“Derinya’da etkinlik: Maraş konusunda sert dalaş”
Mağusa için yapılan etkinlik bu yıl arkasında çatışmalar bıraktı. Cumhurbaşkanı Kıbrıs sorunu ve işgal altındaki kentle ilgili tutumunu hararetle savundu. Mağusa belediyesi görülmemiş bir kararla konuyu ele alış biçimi nedeniyle Hükümete saldırdı.
Politis gazetesi:
Cumhurbaşkanı Mağusalılara konuştu: ‘Ben hayatımı riske atıyorum… Başkalarıysa…’ - Mağusalılar etkinlikte Cumhurbaşkanına “Maraş’taki yeni oldubittilerde suç ortağısın” diye bağırdı. Cumhurbaşkanı, bugün Kıbrıs sorununun çözümünü istememekle suçlanan ben Annan Planı referandumunda evlerinize dönebilmeniz için “evet” diyerek hayatımı riske attım, cevabını verdi.
*
Alithia, Filelefteros ve Politis gazetelerindeki ana haberlerde ise aşı olmadıkları halde hastalarına aşı belgesi sağlayan doktor olayı ve bunun üzerine başlayan tartışma ile gündeme gelen yeni olaylar yer alıyor.
*
Alithia gazetesi haberi “Şüpheli doktorlar dört oldu” manşeti ve “Sahte SafePass’lara Başsavcı Müdahalesi – Bir anne şu anda hastanede koronavirüs tedavisi gören oğluna sahte aşı belgesi veren Baflı doktoru şikâyet etti” alt başlıklarıyla veriyor.
Haberin içeriğine bir göz atalım SD.
Hakkında hastalarına sahte SafePass belgesi sağlamakla suçlanan ve suçlamaları reddeden doktor olayı geniş boyutlar kazandı. Konu bugün Başsavcı başkanlığında yapılacak olan bir toplantıda ele alınacak. Aynı anda polis 20’den fazla ifade aldı. 7 gün içinde araştırmanın tamamlanmasına yönelik yoğun çabalar harcanıyor. 53 yaşındaki doktorun listesindeki 102 hastanın kaçının gerçekten aşı olmuş kaçınınsa sahte aşı belgesi almış olduğunun anlaşılması amacıyla soruşturma yürütülüyor. Polis üç doktorla ilgili şikâyetleri de araştırıyor. Bunlardan bir tanesi oğlu şu anda hastanede koronavirüs tedavisi görmekte olan bir annenin Baflı bir çocuk doktorunu şikâyet etmiş olmasıyla ilgili.
*
Politis gazetesi ilgili ana haberini “Yalancı doktorlar aşısız yurttaşların hayatıyla oynuyor – Bir kalp mütehassısının tutuklanmasından sonra yüzlerce aşı belgesinin doğruluğu araştırılıyor” başlıklarıyla veriyor.
Gazetenin ön sayfasında şöyle yazıyor:
Yüzlerce aşı belgesi vermiş olan en az 3 doktor savcılık tarafından mikroskop altına alındı. Tutuklanan kalp mütehassısının üç hastası yoğun bakım birimlerinde. Şahitlere göre hastalara aşı belgesi 600 avro karşılığında sağlandı.
Bugün Hukuk Dairesinde Sağlık Bakanı, Polis yetkilileri ve Kıbrıs Tabipler Birliği temsilcililerinin de katılacağı olağanüstü bir toplantı yapılacak. Ele alınacak konular sahte aşı belgeleri ve yasa çerçevesi.
Sağlık Sigortası Kurumu sahte aşı belgesi veren ya da hastaları aşı olmamaları konusunda teşvik eden doktorları YESİ’den atmaya hazır olduğunu bildirdi.
*
Filelefteros gazetesi aynı konuyu farklı bir açıdan ele alıyor SD. Gazetenin ana haberinin başlıkları şöyle:
“Kıbrıs Tabipler Birliği: Ellerimizi çözün – Başsavcıyla bugün yapılacak toplantıda ilgili yasal çerçevenin çağdaşlaştırılması konusu ele alınacak”
Haberde şöyle yazıyor:
Kıbrıs Tabipler Birliği Yönetim Kurulu bugün Başsavcılık makamına çıkıyor. Bize ulaşan bilgilere göre toplantıda Sağlık Bakanı Mihalis Hacipandelas da yer alacak. Doktorların Başsavcı Yorgos Savidis ile yapacakları görüşmenin hedefinin, Tabipler Birliğinin doktorların eylemleriyle ilgili suç boyutu da içeren ciddi konuları incelemek için gerekli araçları elde etmesine yönelik, ilgili yasada değişiklikler yapılması amacıyla diyaloğun başlatılması olduğu öğrenildi. Sahte aşı belgelerinin verilmiş olması olayı öyle görünüyor ki Tabipler Birliğini ciddi derecede kaygılandırdı.
Filelefteros’a ulaşan bilgilere göre bugün ilk ele alınacak mesele suçlanan doktorlar hakkındaki soruşturma süreci devam ederken Tabipler Birliğinin ilgili doktorun mesleğini yürütme iznini elinden alma yetkisine sahip olabilmesi olacak.
Bu arada hastalarına sahte aşı belgesi veren ve hastalarından bazılarının şu anda hastanede koronavirüs tedavisi gören doktor hakkındaki polisin araştırmaları derinliğine devam ediyor. Söz konusu doktorun aşı belgesi vermiş olduğu 102 hastası ve aynı zamanda da banka hesapları mercek altına alındı.
*
Kıbrıs Rum gazetelerinin ana haberleri bugün böyleydi.
Diğer bazı haberlere geçelim.
Filelefteros gazetesindeki bir haber “Peya’da sahil şeridi yaya yolu yapılmasının önü açıldı” başlığını taşıyor.
Kıbrıs’ın en büyük sahil yaya yolu kısa bir süre içinde hakikat olacak. Sahil yaya yolu Peya kıyı şeridinde yer alacak.
Peya Belediye Başkanı Marinos Lambru’nun yaptığı ilgili açıklamaya göre süreç yol çalışmasıyla ilgili ihalenin açılmasına yönelik çalışmalar aşamasında. Belediye Başkanına göre sahil yaya yolu 2,5 milyon avroya mal olacak. Yolun iki kilometre olacak ilk aşaması Potima Marinası sahil yolunun devamı olarak başlayarak Peya’nın Ayios Yeoryios limanına kadar uzanacak. Toplamda 14 kilometrelik bir şeridi kaplayacak. Peya Belediye Başkanı ilk aşamada yol şeridi boyunca bir amfitiyatro, bir açık spor alanı, bir basket sahası, beriptero ve çocuk parkı içereceğini söyledi. “Peya Belediyesini kalkındıracak çok önemli bir çalışma teşkil ediyor. Yaklaşık olarak 18 ay içinde çalışmaların tamamlanacağı tahmin ediliyor” dedi.
*
Bugünkü gazetelerde Koççina’da yapılan kutlama etkinlikleri de yer alıyor. Filelefteros’tan aktaralım.
Filelefteros “Koççina’da bu yıl da kutlamalar vardı – 1964’teki Türk bombardımanları için panayır yapıldı” başlıklarıyla veriyor haberi.
Dillirga’nın Türk savaş uçakları tarafından bombardımana tutulmasının 57. yılını kutlamak amacıyla 510 Kıbrıslı Türk ve Türk bu yıl da Koççina’ya gitti. Çoğu bölgeden olan Kıbrıslı Türkler ara bölgeyle çevrili Koççina’ya 46 küçük otobüsle taşındı. Dillirga barikatları sorumlusu Andreas Karos 46 otobüsün geçişinin sabah saat 9’da başladığını ve dönüşün ö.s. 2 sularında yapıldığını belirtti.
*
İlgili bir başka haberse şöyle:
“Dillirga çatışmalarında düşenler dini törenle anıldı”
Pirgos, Piyenia, Pahiamos, Pomos ve Poli Hrisoshus’ta 1964, 9 Ağustos tarihinde namert Türk bombardımanları sırasında öldürülen ve aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu onlarca sivil dün Pahiammos’taki Ayios Rafail Kilisesinde dini törenle anıldı. Törende Eğitim Bakanı Prodromos Prodromu, Savunma Bakanı Haralambos Petridis hazır bulundu.
*
Son haberimiz de dün açıklanan pandemi verileriyle ilgili.
Sağlık Bakanlığı dün Covid-19 nedenli üç ölüm daha meydana geldiğini açıkladı. Toplam ölüm sayısı 441’e ulaştı. Dün toplamda yapılan 35.196 test sonucunda 389 yeni vaka kaydedildi. Pozitiflik oranı yüzde 1,11 oldu. Şu anda 289 covid-19 hastası hastanede tedavi görüyor. Bunlardan 96’sının durumu kritik. Hastaların yüzde 89,8’i aşısız yurttaşlardan oluşuyor.
Son Güncelleme: 09 Ağustos 2021 - 13:37
https://tr.news.rik.cy/tr/article/2021/8/9/basin-ozetleri-090821/