Bugünkü Kıbrıs Rum gazetelerinde ana haber olarak öne çıkan konular nüfusun aşılanmasını sağlamak amacıyla alınacak kararlar ve Kıbrıs sorunuyla ilgili gelişmeler.
Ana haberinde Kıbrıs sorununu ele alan Haravgi gazetesinden başlayalım.
*
Haravgi gazetesi ana haberini “Status quo yaşayabilir değildir… İki toplumlu iki bölgeli federasyon zemini” manşetiyle veriyor. Haberin içeriğine geçmeden önce alt başlıkları verelim:
Güvenlik Konseyi: Durum statik değildir… - Güvenlik Konseyi UNFICYP’in Kıbrıs’taki görevini 6 ay daha uzatan 2587 sayılı kararı oy birliğiyle onayladı – Anlaşmanın olmaması siyasi gerginlikleri genişleterek iki toplumun birbirine karşı yabancılaşmasını derinleştiriyor – İki toplumlu temasların güçlendirilmesine ve esneklik ile uzlaşma ruhu içinde görüşmelere ihtiyaç var
Haberde şöyle yazıyor:
Güvenlik Konseyi UNFICYP’in Kıbrıs’taki görevini 6 ay daha ve 31 Ocak 2022 tarihine kadar uzatan 2587 sayılı kararı oy birliğiyle onayladı.
Güvenlik Konseyi:
Başta 1251 sayılı karar olmak üzere Kıbrıs’la ilgili tüm ilgili kararları yeniden teyit etti ve 1991 yılına ait 716 sayılı kararın 4. paragrafında belirtilenler dâhil BM kararlarında belirlendiği biçimiyle siyasi eşitliğe sahip iki bölgeli, iki toplumlu federasyona dayalı, sürekliliği olan, kapsamlı ve adil bir çözümün başarılmasının taşıdığı önemi yeniden hatırlattı.
BMGS’nin süreçte yer almasını ve tarafların yakın gelecekte resmi olmayan bir toplantı konusunda anlaşmaya varmasını desteklediğini belirtti. Tüm müdahil tarafların bu görüşmelere şeffaflık, esneklik ve uzlaşma ruhuyla yaklaşmasının, gerekli olan siyasi iradeyi ve bağlılığı göstererek BM gözetimi altında karşılıklı kabul edilebilir bir çözümü özgür bir şekilde müzakere etmelerinin önemini yineledi.
550, 789 sayılı kararları ve Güvenlik Konseyi’nin Maraş’taki mevcut karar ve açıklamalara ters düşen tek taraflı faaliyetler hakkındaki derin üzüntüsünü ifade eden ve 2020 yılının Ekim ayında alınan tüm ilgili kararların, başlatılan faaliyetlerin geriye dönüşlü olarak durdurulması çağrısı yapan 2021/13 sayılı başkanlık açıklamasını yeniden hatırlattı.
Genel Sekreterden 3 Ocak 2022 tarihine kadar, çözüme yönelik müzakereler konusunda bir fikir birliği noktasına ulaşmada başarılı olup olunmadığı konusu başta olmak üzere iyi hizmetler görevine dair bir rapor hazırlamasını ve Güvenlik Konseyine sunmasını istedi.
Tarafları Genel Sekreterin İyi Hizmetler Misyonunu yazılı olarak bilgilendirmeleri konusunda teşvik etti.
Haravgi gazetesinin aynı haberinde ayrı bir çerçeve içinde ise şunlar vurgulanıyor.
Güvenlik Konseyi Güvenlik Konseyi statükonun yaşayabilir olmadığının ve sahada durumun statik olmadığını altını çizdi. Anlaşmaya ulaşılamamanın siyasi gerginlikleri artırdığını ve iki toplumun birbirine yabancılaşmasını derinleştirdiğine vurgu yaptı. Ayrıca hidrokarbon yataklarının araştırılabilmesi amacıyla Doğu Akdeniz’deki gerginliğin düşürülmesinin önemini vurguladı. Güvenlik Konseyi kapsamlı ve sürekliliği olan bir çözümün tüm Kıbrıslılara ve genelde bölgeye büyük ekonomik çıkarlar sağlayacağı konusundaki inancını dile getirdi ve Genel Sekreterin gerginliği tırmandıracak hareketlerden kaçınılması yönündeki çağrısını tekrarladı.
Hemen altındaki haberde gazete Lefkoşa’nın karara tepkisini haber yapıyor. Başlık şöyle:
“Tek devlet, tek egemenlik, tek yurttaşlık ve tek uluslarası kimliğe net atıflar – Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı oybirliğiyle alınan UNFICYP kararı konusunda memnuniyet ifade etti”
*
Filelefteros gazetesi ilgili haberini “Net onaylandı, Britanyalıların yan etkileri olmadan – Ankara ve Kıbrıs Türk tarafında rahatsızlık. Türk tarafı BM’i görüşlerinden dolayı suçladı” başlıklarıyla veriyor.
Politis gazetesi ilgili haberine “UNFICYP kararı: Lefkoşa’da memnuniyet, Ankara, ‘önem taşımıyor’ dedi – AB Dışişleri Bakanlarının gelecek toplantısı alınacak kararlar bakımından hayati önem taşıyor ” başlıklarını atmış.
Alithia gazetesi:
“ABD ile Britanya Kıbrıs konusunda görüş ayrılığına düştü – UNFICYP kararı Britanya’nın ekleri olmadan çıktı – Hristodulidis: Britanya’nın eklemeleri yapıcı belirsizlik yaratıyordu”
Güvenlik Konseyi 2587 sayılı kararını oy birliğiyle benimseyerek UNFICYP’in adadaki görev süresini 31.1.22 tarihine kadar uzattı. Britanya’nın metne yaptığı belirsizlik yaratan ve Türk tarafına örtük destek veren eklerin çıkarılması ve kararın çıktığı biçimde oylanması için yoğun diplomatik mücadele gerekti. Britanya’nın metne eklemelerinin çıkarılması ABD’nin kesin desteğiyle başarıldı.
Alithia bir başka haberinde Ankara’nın ilgili tepkisine de yer veriyor. Kısaca aktaralım:
“Ankara yeni kararı küçümsedi”
Türk Dışişleri Bakanlığı “UNFICYP’le ilgili kararın bizler için hiçbir ehemmiyeti yoktur” söylemiyle Güvenlik Konseyi’ni bir kez daha küçümsedi.
*
Alithia gazetesinin ana haberi pandemik durumla ilgili. “Gemleri daha da sıkıyorlar” manşetini görüyoruz gazetede. Üst başlıklarda “Koronavirüs: Aşı olmayanları saran çember daha da daralıyor”, diye yazıyor.
Ön sayfadaki haberde neler yazdığına bir göz atalım:
Hükümet ağırlaşan epidemiyolojik manzara karşısında durumu tersine çevirmek amacıyla 1 Ağustos gününden itibaren devreye girecek koronavirüsle mücadele önlemlerinin daha da sıkılaştırılması senaryosunu inceliyor. Bugün toplanacak olan Bakanlar Kurulu’nun ilgili konuda kararlar alması bekleniyor. Ele alınacak konular arasında en önemlileri ücretsiz rapid test uygulamasının sonlandırılması, SafePass gösterme zorunluluğunun çok küçük işletmeler, beriptero, mini market gibi daha küçük mekân ve alanlar için de gerekli olması, Yaşlılar evlerinde çalışan personele 48 saatte bir PCR testi yaptırma zorunluluğunun getirilmesi olacak. Bakanlar kurulunun bugünkü toplantısında, hakkında birbirinden farklı görüşlerin mevcut olduğu çocukların da aşı olması konusu hakkında da karar alınacak. Eğlence mekânları, gece kulüpleri, düğün, vaftiz gibi sosyal faaliyetlerin yapıldığı salonlar gibi yüksek risk taşıyan mekânlarda SafePass uygulamasının yoğunlaştırılması konusu da masada olacak. Dün koronavirüs nedenli 4 ölüm ve 695 yeni vaka kaydedildi.
*
Filelefteros gazetesi ana haberine “Çocukların da aşılanmasına evet” manşeti altında yer veriyor. Alt başlıklar şöyle: Bilim Kurulu ve çocuk doktorları 12 ile 15 yaş arası grupların aşılanmasına yeşil ışık yaktı – 10 kişiyi aşan toplantılarda da SafePass gösterme zorunluluğu da Bakanlar Kurulu masasında”
Haberden bazı alıntılar yapalım:
Bilim adamları 12 ile 15 yaş arası çocukların aşılanmasına yeşil ışık yaktı. Bilim adamları bu sabah Sağlık Bakanına bu konudaki önerilerini kapsayan bir mektup gönderecek. Bilim adamları bu konuda bazı önkoşullar öne sürüyor. Bunlar arasında anne babaların diğer aşılarla ilgili olarak yapıldığı gibi bu konuda da gerektiği biçimde bilgilendirilmesi, şeffaflık ve ayrıntılı bilgilendirme olması da yer alıyor. Buna paralel olarak bilim adamları aşılanmanın okulların işlemesi ya da kapatılması konularıyla ilişkili olmaması gerektiği şeklindeki görüşlerine de mektuplarında yer verecekler. Dün akşam yapılan ve Kıbrıs Pediatri Birliğinin de yer aldığı Bilim Kurulu toplantısında nüfusun hassas gruplarına ait çocuklara aşılanmada öncelik verilmesinin taşıdığı ayrı önemin belirtilmesine de karar verildi. Bilim Kurulu toplantısından önce görüşen Kıbrıs Pediatri Birliği de oy birliğiyle bu yaş gruplarına ait çocukların aşılanması gerektiği kararı almıştı. Nihai kararda, 16-18 yaş grubuna ait geçler durumunda da olduğu gibi, 12-15 yaştakilerde de aşı yaptırmanın zorunluluk olmamasına ve her iki ebeveynin de imzasıyla yapılması konusunda anlaşmaya varıldı.
*
Politis gazetesinin de ana haberi aynı konuyu ele alıyor. Manşet: 12 yaş çocukları için de aşı yolu açılıyor”. Üst başlık ise “Hastanelerin Covid 19 hastalarıyla dolması karşısında SafePassa önem verilecek” şeklinde.
Ön sayfada şöyle yazıyor:
SafePass gösterme zorunluluğu uygulamasının genişletilmesi Hükümet için tek yönlü yol oluşturuyor. Devlet hastanelerinde durum kritik olmaya devam ederken SafePass epidemiyolojik durumun kontrolüyle ilintili en değerli aracı teşkil ediyor.
Sağlık Bakanlığı ve Pediatri Birliği 12 yaş üstü grupların aşılanmasına evet dedi. Bilim Kurulu üyelerinden bazıları ise 12-14 yaş arası gruplar hakkında, veri eksikliği olması nedeniyle, sadece 15 yaş altı grupların aşılanmaması önerisi yaptı.
Yaşlılar evlerinde görülen vakalar Sağlık Bakanlığının başını ağrıttı. Epidemiyologlar protokollerin sertleştirilmesini önerdi. Yaşlılar evi personeline her 48 saatte bir PCR yaptırma zorunluluğu getirilmesi önerildi.
*
Son olarak Haravgi gazetesinde aşıyla ilintili haberlerinden bazı başlıklar diyelim:
“Walk In mobil aşı birimlerinde aşılananların sayısı 8 bini geçti - Sağlık Bakanlığı Genel Müdiresi Hristina Yannaki açıkladı: Aşı hedefimize çok yaklaştık”
“AB Sağlık Komiseri Stella Kiriakidu rahatlamaya yer olmadığı mesajı verdi – Hastanelerde tedavi görenlerin büyük çoğunluğu aşı yaptırmamış yurttaşlar”
“Makarios Hastanesinde çocuk covid 19 hastaları tedavi görmeye devam ediyor – Dün tedavi gören çocukların sayısı 6’ydı – Bugün üçünün hastaneden çıkması beklenirken, bir aylık bir erkek bebekle 7 ile 15 yaşındaki iki kız çocuğunun tedavisi devam edecek ”
“İtalya’da “aşıyı sorgulayanların” gösterileri artıyor – Sadece Roma’da, katılım kitlesel oldu”
“Birleşik Krallık, nüfusunun %87 oranında aşılanmasıyla sürü bağışıklığına çok yaklaştı”
*
Haravgi gazetesinden insan ticaretine ilişkin bir haberle devam ediyoruz.
“İnsan ticaretinin Kıbrıs’taki durumu içler acısı – POGO Kadın Hareketi Hükümeti duyarlılık göstermeye çağırdı”
Kadın hareketi POGO Kıbrıs’ta insan ticaretinin durumunu trajik olarak niteledi. Dünya İnsan Ticaretiyle Mücadele Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, POGO, ABD Dışişleri Bakanlığından çıkan ilgili rapora gönderme yaptı. Söz konusu raporda Kıbrıs 2. seviyeye düşürülüyor, Kıbrıslı yetkililer ise kararı “bir nevi” anlayışla karşılıyordu.
POGO ABD Dışişleri Bakanlığının insan ticareti konusunda herhangi bir yetki taşımadığını savunmakla birlikte, örgütün diyakronik bir biçimde öne çıkardığı konulardaki Amerikalıların tespit ve önerilerini kaale almamazlık edemeyeceğini vurguladı.
POGO açıklamasında “İnsan ticareti kurbanlarının şikâyette bulunmak için gerekli güveni hissetmeleri gerekiyor. Bu, polisin ilgili dairesindeki bebek evleri, pembe perdeler ve ayıcıklarla sağlanamaz” dedi.
*
Bugünkü gazetelerde eski Kition metropolitinin tecavüz davasıyla ilgili gelişmeler de geniş biçimde yer alıyor.
Politis gazetesinden aktaralım:
“İncil’e el basmıyor – Metropolit Pazartesi günü, yemin etmeden, savunma ifadesini verecek”
Kiti eski metropoliti tecavüzden yargılandığı ve mahkemenin 28 Temmuz’daki “ilk bakışta tecavüz suçunun işlenmiş olduğu görünüyor” kararından sonra önümüzdeki Pazartesi günü yemin etmeden ve İncil’e el basmadan ifade verecek.
Dün yaşanan süreçte eski metropolitin avukatı hâkimleri metropolitin ses tellerine yapılan müdahale nedeniyle konuşamayacak durumda olduğundan dolayı ifadesini yazılı olarak ve yemin etmeden vereceği konusunda bilgilendirdi. Yeminsiz ifade prosedürüne göre ifade İncil’e el basmadan sanık sandalyesinden verilir ve Savcının bu durumda sanığı yeniden sorgulama hakkı yoktur. Önümüzdeki hafta metropolitin yanısıra polise daha önce ifade vermiş olan üç savunma tanığının da mahkeme karşısında ifade vermesi bekleniyor. Kapalı kapılar ardında ifade veren davanın en önemli davacı tanığı eski Kiti metropoliti tarafından tecavüze uğradığına ilişkin şikâyette bulunan 55 yaşındaki Larnakalı bir kadın. Davacı ifadesinde metropolitin kendisine içki ikram ettiğini ve bir yudum alır almaz bayıldığını, kendine geldiğinde ise metropoliti üstünde hissettiğini söylemişti. Savunma tarafı şikâyetçi kadının iddialarını tümüyle reddediyor.
Bu arada metropolit bir başka kadın tarafından da şikâyet edildi ve o davası da halen sürüyor. Suçlama tutanaklarına göre söz konusu bu olay 40 yıl önce yaşandı.
Son Güncelleme: 30 Temmuz 2021 - 13:13
https://tr.news.rik.cy/tr/article/2021/7/30/basin-ozetleri-300721/