basın özetleri 23.07.21

Politis gazetesinin bugünkü ana haberi Kıbrıs sorunuyla ilgili gelişmeler.

Gazete haberini “Maraş konusunda kelimelerle savaş veriliyor” manşetiyle veriyor. Alt başlıklar şöyle: Güvenlik Konseyinde Başkanlık Açıklaması için yoğun istişareler”

Gazete ön sayfasında şöyle yazıyor:

Britanya’nın hazırladığı ikinci taslak iyileştirildi. Ancak ne Tayyip Erdoğan’a ne de Ersin Tatar’a atıfta bulunuyor. Değiştirilmesine yönelik çabalar sarf ediliyor.

Üye ülkeler Maraş’a ilişkin açıklamalara dair “üzüntü ve endişe ifadesi”nin, Türk faaliyetlerinin kınanması ile güçlendirilmesi gerektiğine inanıyor.

Hedef Ankara ile Tatar rejiminin bu hareketinin, sadece Mağusa’ya yönelik kararlarla bağdaşmayan bir hareket olduğu değil, 550 ve 789 sayılı BM kararlarının ihlali olduğunun vurgulanmasıdır.

*

Alithia gazetesi:

“Başkanlık Açıklaması taslakları gidip geliyor” manşetini görüyoruz Alithia gazetesinde. Diğer başlıklar şöyle:

Kıbrıs sorunu konusunda Güvenlik Konseyinde sıkı mücadele – Britanya’nın Türkiye lehindeki takıntısı – Britanya sunduğu taslaklarda Erdoğan ile Tatar’ın adını anmaktan ve Mağusa’daki faaliyetlerini kınamaktan kaçındı”

Başkanlık açıklamasında Türkiye’nin ve Kıbrıslı Türk tarafının Mağusa’ya yönelik BM kararlarını çiğneyerek yaptıkları açıklamalara değinilirken isim verilmesi için Güvenlik Konseyinde dün de sıkı bir mücadele verildi. Britanya’nın sunduğu iki taslak karşısında bazı üye ülkeler sessizce yürütülen süreci bozup değişiklikler yapılmasını istedi. Britanya ikinci taslakta değişiklik yapmakla birlikte Tatar’ın ve Erdoğan’ın ismine değinmekten ve olayları kınamaktan kaçındı. Bunun üzerine Britanya üçüncü bir taslak hazırladı.

*

Filelefteros gazetesi de ana haberinde aynı konuyu veriyor. “Türkiye’ye Britanya’dan can simidi” manşetinin alt ve üst başlıkları şöyle. BM’de ‘başkanlık açıklaması’ için istişare maratonu ve yoğun kulis – Guteres’ten gelişmelere yönelik endişe ifadeleri”.

Haberde şöyle yazıyor:

Britanya BM dâhilinde Türkiye’yi korumak maksadıyla bir kez daha ona can simidi attı. Lefkoşa bir kez daha Britanya oyunları ve Birleşik Krallık temsilciliğinin Türkiye’nin yasadışılıklarını ortaya koyacak atıflardan kaçınmaya çabalarıyla karşı karşıya kaldı.

İlk hazırladığı “Başkanlık Açıklaması” taslağının Türk tarafının Mağusa’daki ihlallerini dile getirmekten kaçındığı için kabul edilemez bulunmasından sonra ikinci bir taslak hazırlamak zorunda kaldı ama sonuçta ikinci taslak da sorunlu bulundu.

New York’tan gelen bilgilere göre Britanya ikinci taslağı sunduktan sonra üç üye ülke “sessiz yürütülen süreci” bozdu. Çin, Hindistan ve İrlanda’ya başka ülkelerin de katılması olasılık dışı görülmüyor.

Britanyalıların Çarşamba günü hazırladıkları taslağa kıyasla yeni taslak daha iyiydi. Bunda “…Güvenlik Konseyi kınamaktadır” ifadesi kullanıldı. Ancak Maraş’a ilişkin açıklamalara değinmekle birlikte bunların kimler tarafından yapıldığına yer vermekten kaçınıldı. Yani Türkiye’nin ve Kıbrıs Türk tarafının adı anılmadı.

Sessizliği bozan Lefkoşa ve diğer üç ülke taslakta mevcut BM Mağusa’ya yönelik kararlarının ihlal edildiğinin belirtilmesini istedi. Britanya’nın son taslağında kullanılan ifade şöyle: Güvenlik Konseyi mevcut kararlara ters düşen tek taraflı faaliyetlere yönelik derin üzüntülerini ifade eder.

Çarşamba günü Elizabeth Spehar’ın da yer aldığı Güvenlik Konseyi toplantısında Maraş’taki gelişmelere dair sert görüşler yer aldı. Diplomatik kaynaklara göre ABD, İrlanda, Çin ve Hindistan’ın tepkileri çok sert oldu. UNFICYP ve Kıbrıs sorunu tartışmaları sırasında Kıbrıs sorununun Güvenlik Konseyi kararlarına uygun çözümünü desteklediler. Bu tez Rusya tarafından büyük bir hararetle savunuldu.

Bu arada BMGS’nin Maraş konusunda, Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının açıklamalarından sonra çok endişeli olduğu tespit edildi.

*

Sevgili dinleyenler Haravgi gazetesinin bugünkü ana haberi pandemi konusuna ayrılmış.

Haber “Pandeminin dördüncü dalgasına vardık, ortada hâlâ eylem planı yok”

Diğer başlıklar şöyle:

Yaz döneminin artan ihtiyaçlarına ve yükselen vaka sayısına yönelik hiçbir öngörü yok

Kısa süreli tedavi klinikleri ve acil servislere gelen covid 19 hastalarının artması derin endişelere yol açtı

Özel sektör topu topu 105 yatak tahsis ediyor, Sağlık Bakanlığı duyarsızca izliyor

Devlet sağlık Hizmetleri Kurumu OKİPİ vardiya satın alımı sistemiyle 20 yeni hemşireyi göreve alacak ve hemşirelik okulu mezunlarından hizmet satın alacak

Gazetenin iç sayfalarında geniş bir şekilde yer verdiği konuyla ilgili haberlerden başlıklarla konu hakkında genel bir izlenim sunalım:

Sağlık bakanlığı aşının ikinci dozunu yaptırmak isteyen yurttaşlara telefonla randevu yapma olanağını sundu – Devlet Sağlık Hizmetleri Kurumu OKİPİ 800 doktorunu internet üzerinden aşı randevusu vermeye tahsis etti

Dün açıklanan 4 yeni ölüm ve 1.046 yeni vakayla pandemik durum kırmızı seviyede olmaya devam ediyor.

Kısa süreli tedavi klinikleri ve acil servislere gelen covid hastalarının en azından yüzde ellisi doğru bir yönlendirmeyle tedavisini evde sürdürebilirdi

Delta mutantı Kıbrıs’a tam anlamıyla hakim oldu

Referans Hastanesinde tedavi gören en genç covid 19 hastası 19 yaşında – Devlet Hastanelerinin doluluk oranı kapasitesinin yüzde doksanını aştı – Yeni Covid koğuşları hazırlanıyor

Kıbrıs Kamu Çalışanları Bağımsız Sendikası ASDİK rapid test birimlerinde çalışan personelin aşılanmamışlarına aşı yaptırmaları için Sağlık Bakanlığından çalışma saatleri dâhilinde izin verilmesini talep etti.

Yunanistan’da dün 5 ölüm ve 2.604 yeni vaka

*

Sevgili dinleyenler, bugünkü Kıbrıs Rum gazetelerinin ana haberleri bunlardı. Diğer haberlerden kısaca diyelim.

Alithia:

Omorfo Metropoliti Cumhurbaşkanlığı ve SİGMA istasyonunda olaylara yol açan yurttaşları harekete geçiren kişilerden olan Dr Sotiriadis’e arka çıktı. Derhal serbest bırakılmasını talep etti.

*

Erdoğan’ı uyku basıyor – Erdoğan’ın sağlık durumuna ilişkin söylentilerin ardı arkası kesilmiyor

Recep Tayyip Erdoğan’ın bir konuşma sırasında gözlerini açık tutamadığını gösteren bir video iki gündür sosyal medyada dolaşıyor. Video Türk Cumhurbaşkanının karşı karşıya olduğu ciddi sağlık sorunlarının yeniden gündeme gelmesine neden oldu.

*

Angela Merkel: Türkiye’nin AB üyesi olabileceğini düşünmüyorum ama Ankara’yla iyi ilişkiler arzu ediyorum

Filelefteros gazetesi:

Kıbrıs ekonomisinin pandemi nedeniyle karşılaştığı sorunların en büyüğü restoran, oteller, dönüştürme sektörü başta olmak üzere pek çok alanda personel boşluğu meydana gelmesidir. Sorun AB uyruklu yabancı çalışanların pandemi nedeniyle yurtlarına dönüş yapması.

*

Cumhurbaşkanlığı ve SİGMA’da olaylara neden olan beş kişi hakkında cezai soruşturma başlatıldı ama vandalizmle suçlanmadı – Dr. Sotiriadis’le ilgili patırtı devam ediyor.

*

Temmuz ayı ortalarına kadar aşının yan etkilerine dair 300 vaka kaydedildi – En az bir aşı yaptırmış yurttaşların sayısı 511.744

12 Temmuz’a kadar olan dönem içerisinde Kıbrıs’ta 301 yan etki vakası bildirilmişti. Bunlardan 84’ü ciddiydi. Dün akşamüzeri saatlerine kadar aşının en az bir dozunu yaptırmış olan yurttaş sayısı 511.744’ü, iki doz aşı yaptıranların sayısı ise 448.882’ye ulaşmıştı.

*

Çocuk pornografisi suçu cezası arttı

İstinaf mahkemesinin kararıyla çocuk pornografisi suçu işlemiş şahsa verilen dört yıllık hapis cezası beş yıla çıkarıldı. Söz konusu suçlunun çocuk pornografisi sayfalarına girme ısrarı ve elinde bulundurduğu malzeme nedeniyle davası en ağır davalardan biri olarak nitelendirildi.

*

Haravgi gazetesi:

Ulusalararası toplumdan kınama ve ilgili tüm taraflara diyaloğa çağrı

BMGS Maraş’ta yapılan tek taraflı faaliyetler gerginliğe neden oluyor ve müzakerelere yönelik harcanan sürekli çabaların muhtemelen altını oyuyor şeklinde vurguladı. BMGS tüm tarafları diyaloğa girme ve bütünsel bir çözüm içerisinden adaya barış ve refah getirme çağrısı yaptı.

*

Akaki Köyü halkı dikenli tellerin derhal kalkmasını talep etti – AKEL konunun Meclisin İçişleri komisyonunda tartışılması üzere inisiyatif üstlendi

AKEL Genel Sekreteri’nin başkanlığındaki bir AKEL heyeti dün Akaki bölgesine tel örgü çekilmesine karşı çıkan İnisiyatif Grubuyla görüştü.

İnsiyatif Grubu güya işgal altındaki bölgeden gelen göçmen akışını engellemek gerekçesiyle tel örgü çekilmesinden kaynaklanan yanlış mesajların neden olduğu siyasi soruna vurgu yaptı. Anastasiadis – DİSİ Hükümetinin keyfi kararının sebep olduğu zirai sorunlar, halkın bölgeye erişimindeki sorunlar da ayrıca vurgulandı.

AKEL yaptığı ilgili açıklamada kaygıları paylaştığını ve yöre halkının yanında olduğunu vurgulayarak tel örgülerin derhal kaldırılmasını talep etti. AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu Meclis tatilinin hemen ardından konuyu İçişleri Komisyonuna taşıyacağı konusunda güvence verdi.