basın özetleri 19.07.21

Bugünkü Kıbrıs Rum gazetelerinin hemen hemen hepsi ana haberini Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın beklenen Kıbrıs ziyaretine ayırmış.

*

Filelefteros gazetesinin başlıkları şöyle:

“Valizlerinde armağanlarla geliyor – Türk Cumhurbaşkanının yapacağı açıklamalara dair çeşitli senaryolar, fonda Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesindeki sondajlar”

Haberde şöyle yazıyor:

Türk işgalinin yıldönümü kutlamaları nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan yanında kalabalık bir ekiple bugün öğleden sonra Kıbrıs’a geliyor. Adaya yasa dışı ziyareti sırasında sözde mecliste bir konuşma yapacak olan Erdoğan’ın bir dizi açıklama yapması bekleniyor. Erdoğan’ın Cuma namazında yaptığı ve “iyi haberlerden” söz ettiği konuşması Kıbrıs Türk bölgesinde ve Türkiye’de, yapacağı açıklamalara yönelik çeşitli senaryolara yol açtı. Açıklamalara ilişkin senaryolar çerçevesine doğal gaz konusu da dâhil oldu. Türk Cumhurbaşkanının konuşmasında Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesinde yapılmış olan sondajlardan elde edilen bulgulara yer vereceği konuşuluyor. Lefkoşa’da ise, yapılan sondajlarda, hiçbir sonucun elde edilmediğine inanılmakla birlikte Erdoğan’ın sansasyon yaratma ve Kıbrıs Rum tarafına baskı uygulama hedefiyle bazı sonuçlar açıklamasına da olası gözüyle bakılıyor.

Doğal gaz konusundan bağımsız olarak Türk Cumhurbaşkanının Kıbrıs Türk rejiminin güçlendirilmesine yönelik açıklamalarda bulunmasına kesin gözüyle bakılıyor. Değerlendirmelerinin odağında, dün ilgili çalışmaların tamamlandığı ve Kıbrıs Türk lideri Ersin Tatar tarafından denetlendiği kapalı Mağusa bölgesi olacak. Erdoğan’ın Bilal Ağa mescidinin ve Mağusa Rum Ortaokulunun Milli Parka dönüştürülen bahçesinin açılışını yapması ve Mağusalıları mallarına dönmek için işgal bölgesinin taşınmaz mal komisyonuna başvuru yapmaya çağırması bekleniyor. Senaryolarda ayrıca Lefkonuk drones üssüyle, Trikomo deniz üssünün de açılışının olması yer alıyor.

Bunların ötesinde Türk Cumhurbaşkanının Kıbrıs’ta iki devlet çözümüne yönelik görüşlerini tekrarlaması ve “kktc” ile Azerbaycan arasında diplomatik ilişkilerin başlayacağını da açıklaması bekleniyor.

*

Haravgi gazetesi:

Tatar’dan Erdoğan’ın ziyaretine yönelik tepkileri sınırlandırmak amaçlı tehditler – Hedef AKEL ve partinin Avrupa Parlamentosu üyesi Niyazi Kızılyürek - Kıbrıs Türk Lideri Erdoğan’ın konuşmasını boykot etmeyi düşünenlerin “tarihsel ihanet” işlediğini söyledi - Erdoğan ‘iyi haberleri’ bugün açıklayacak”

Tatar’a göre boykotun başını çeken EOKA partisi AKEL’in Avrupa parlamenteri Niyazi Kızılyürek. Erdoğan’ın “meclisteki” konuşmasını boykot etmek amacıyla yer almayı reddedecek olanların ise Batı Trakya Türkleri gibi Kıbrıslı Rumları da Kıbrıs’ta azınlık durumuna düşürmek isteyenler olduğunu söyledi.

Kıbrıs Rum tarafı ve uluslararası faktör, Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün, “mecliste” vereceği “iyi haberler”i duymanın beklentisi içinde. Dün Kıbrıs Türk basını “iyi haberler” hakkında iki senaryo verirken Kıbrıs Rum tarafında Cumhurbaşkanlığında şaşkınlık hüküm sürdü. Ankara’nın işgal altındaki Kıbrıs’ta yaratmaya çalıştığı oldubittilere cevap vermenin yolları aranıyor….

…Dün Haber Kıbrıs gazetesinde Erdoğan’ın yapacağı açıklamalara dair beş senaryoya yer verildi. Gazetemize ulaşan bilgilere göre bu senaryolardan bir tanesi olan Erdoğan’ın Kıbrıslı Rum Mağusalılara taşınmaz mal komisyonuna başvurarak kentlerine Kıbrıs Türk yönetimi altında dönme çağrısı yapması Yunanistan ve Kıbrıs Rum tarafında tedirginlik yarattı…

…Bu arada Kıbrıs Türk Lideri Ersin Tatar ve bir Türk gazetesi Recep Tayyip Erdoğan’ın işgal altındaki bölgeyi ziyareti vesilesiyle kutuplaşma ve fanatizm yaratmaya çalıştı. CTP ve TDP’nin Erdoğan’ın bugün mecliste yapacağı konuşmayı boykot etme kararı vesilesiyle Tatar, EOKA partisi olarak nitelendirdiği AKEL’i ve Avrupa Parlamenteri Niyazi Kızılyürek’i de karıştırdığı yalan beyanlarda bulundu.

Türkiye gazetesine konuşan Tatar “tarihi ihanet”ten söz etti ve Erdoğan’ın konuşmasını K/Rum tarafıyla işbirliği yaparak boykot edenlerin Türkleri EOKA faşistlerinin eline teslim etmeye çalıştıklarını söyledi. “Bu örgütün lideri EOKA partisi AKEL’in parlamenteridir” dedi.

*

Politis gazetesi ana haberini “Erdoğan’ın ziyareti ve armağanları Kıbrıslı Türkleri böldü –Erdoğan’ın Azerbaycan’ın “kktc”yi tanıyacağına ve Kıbrıslı Rumlara Mağusa’ya dönün çağrısı yapacağına dair söylentiler” başlıklarıyla veriyor.

Gazete ön sayfasında şöyle yazıyor:

Kıbrıs Türk muhalefeti Erdoğan’ın bugün sözde mecliste yapacağı konuşmayı, Türkiye’nin Kıbrıs Türk Toplumuna yönelik apaçık bir şekilde yaptığı müdahaleleri protesto ederek, boykot edecek. Tatar’dan Niyazi Kızılyürek’i hedef alan öfke patlaması.

Türk Cumhurbaşkanı, ziyaretinin kısa olması ve aşırı sıcaklar gerekçesiyle, Mağusa’ya gitmeyecek. İnternet vasıtasıyla açılış yapacak ve futbol maçı izleyecek.

Kıbrıs Cumhuriyeti Türk Cumhurbaşkanının yeni tehditlerini hayata geçirmesini engelleme amaçlı diplomatik gayret sarf ediyor. Cumhurbaşkanı AB içerisinde ve aralarında Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olan ve olmayan dost ülkelerle geliştirdiği pek çok düzeydeki dış politika ilişkilerinden yarar sağlayacağını umut ediyor.

*

Alithia gazetesi ilgili haberi ana haberinin hemen altında veriyor. Başlıklarına bir göz atalım:

Türkler’in Erdoğan’ın “iyi haberleri”ne dair beş senaryosu – Bugün “Meclis” kürsüsünden açıklamalar yapacak.

1. Sahte devletin tanıması
2. Kıbrıslı Rumlara Mağusa’ya dönün çağrısı
3. Lefkonuk’ta drones üssü
4. Trikomo’da deniz üssü
5. Kıbrıs’ın açıklarında doğal gaz bulunduğu haberinin açıklanması

*

Alithia gazetesinin ana haberine bir göz atalım.

Alithia ana haberini “Aşı retçileri azdı – Protestocular Cumhurbaşkanlığında ciddi olaylara yol açtı, SİGMA istasyonunda zorbalıklar yaptı”

Haberde şöyle yazıyor:

Dün akşam Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın önünde ve SİGMA istasyonu binasında ciddi olaylar meydana geldi. Hükümetin aşılanmaya yönelik politikasına karşı düzenlenen mitingte kukuletalı kalabalık bir grup tarafından arabalar kundaklandı, istasyonun tesislerinde vandallıklara girişildi.

Dün öğleden sonrası saatlerde önce Cumhurbaşkanlığının önünde toplanan aşı retçisi yurttaşlar barışçıl bir biçimde Hükümetin aşılanmaya yönelik aldığı önlemleri protesto etti. Ardından protestocuların yaklaşık olarak yarısı kadar SİGMA televizyonuna yöneldi ve orada vandallık ve zorbalıklar yapıldı. Ardından bir kısmı yeniden Cumhurbaşkanlığı sarayına yöneldi. Orada da olaylar çıktı ve polisle çatışma yaşandı. Polisten yaralananlar oldu. Tutuklamalar yapıldı. Cumhurbaşkanı Anastasiadis olaylarla ilgili olarak internetten yaptığı açıklamasında “SİGMA’ya yapılan saldırı demokraside açılmış bir yaradır ve buna tahammül gösterilemez. Devletin yasaları hiçe sayanlara cevabı sert olacaktır. Sağlığımız, yurttaşların güvenliği ve demokrasimiz sorumsuz yurttaşların eline bırakılmayacaktır” diye yazdı.

*

Haravgi gazetesinden bir haber:

“Stefanos Stefanu: Türkiye’ye cevap müzakerelerin yeniden başlamasıdır”

AKEL Genel Sekreteri “Şurası bellidir ki Türkiye Kran Montana’dan sonra oluşan konjöktürden, yani uluslararası faktör tarafından aklandıktan ve Kran Montana başarısızlığının her iki tarafa da eşit biçimde paylaşılmasından sonra yaşanan süreçten istifade ederek Kıbrıs sorununun çözüm perspektiflerini uzaklaştırmak maksadıyla sürekli biçimde yeni oldubittiler yaratmaktadır” dedi.

Kathikas’ta yapılan Yeoryios Kleanthus’u anma töreninden sonra Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mağusa’da yeni oldubittiler yaratması beklenen açıklamaları hakkında görüş belirtmesi istendiğinde yaptığı beyanatta Stefanos Stefanu “Bunlar BM kararlarını ihlallerin devamı olacaktır. Türkiye’nin yarattığı bu oldubittiler karşısında Kıbrıs Rum tarafı mutlaka gerekli adımları atmalı ve pratikte destek talep etmek için uluslararası faktöre başvurmalıdır ki Türkiye’nin bu çabasının önü kesilebilsin” dedi.

Stefanu geçen Aralık ayından beri Cumhurbaşkanını müzakerelerin yeniden başlaması için belirli insiyatifler üstlenmeye çağırdığını hatırlattı.

Stefanu AKEL’in önerisinin özünde BMGS’nin son UNFICYP raporunda belirttiği şey olduğunu vurguladı. Yani doğal gaz faktörünün müzakerelerin yeniden başlaması ve Kıbrıs sorununun çözülmesi için katalitik rol oynamasıdır, dedi.

Stefanu buna paralel olarak AKEL’in yurt dışı ilişkileri ve sahip olduğu güç vasıtasıyla Türkiye’nin yeni oldubittileriyle mücadele yolunda bir dizi insiyatif yürüttüğünü söyledi.