Siyasi liderler Cenevre'deki konferansı değerlendirdi

Hükümet Sözcüsü Kyriakos Kousios, Kıbrıs sorunu konusunda esaslı müzakerelerin yeniden başlatılmasına imkan verecek ortak bir zemine ulaşma çabasında olumlu bir sonuç olasılığının Türk tarafına bağlı olduğunu belirtti.

Kurumumuza konuşan Kousios, BM Genel Sekreteri'nin, Kıbrıs sorununun çözüm şeklini belirleyen Güvenlik Konseyi kararları olan belirli görev tanımlarına sahip olduğu konusunda net olduğunu söyledi.

Kousios, , Genel Sekreterin kararları ve görev tanımı dışında hiçbir şeyin tartışılamayacağının netleştiğine işaret etti.

Hatta bu pozisyonun Britanya Dışişleri Bakanı ve Güvenlik Konseyi'nin diğer daimi üyeleri tarafından ve aynı zamanda Avrupa Birliği tarafından da benimsendiğine işaret etti.

Hükümet Sözcüsü, Türk tarafının tutumlarının Avrupa Birliği ilke ve değerlerine uygun bir çözüm sunamayacağını vurguladı.

Ayrıca ulaşılan tüm yakınsamaların ve en önemli anlaşmaların silinemeyeceğini vurguladı.

Kousios “Her şeyi çöpe atıp baştan konuşamayız” dedi.

DİSİ Başkanı Averof Neofytou, Cenevre'deki beş taraflı gayri resmi konferansta Cumhurbaşkanı Anastasiadis'in tutumu ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin tutumundan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Kurumumuza konuşan Neofytou, olumlu bir sonuç alma şansı sıfır olsa bile Kıbrıs Rum tarafının Guterres'in davetini kabul etmesi gerektiğini söyledi.

"Genel Sekreterin davetini kabul etmeseydik, Maraş’da yeni gelişmelerle karşı karşıya kalacaktık” dedi.

Neofytou, Antonio Guterres'in Kıbrıs sorununu çözme çabasından vazgeçmeyeceğine dair güvencesini çok önemli olarak nitelendirdi.

DİSİ başkanı ayrıca, bazılarının önerdiği gibi Kıbrıs Rum tarafının İki Bölgeli İki Toplumlu Federasyon çözümünü terk etmesi durumunda ne olacağını sorguladı.

Yeni beş taraflı konferansa atıfta bulunan Neofytou, Kıbrıs Rum tarafı ve Genel Sekreter için çerçevenin net olduğunu söyledi ve toprak, güvenlik ve yönetişim gibi tartışılması gereken birçok konu olduğuna işaret etti.

AKEL Genel Sekreteri, Cenevre Konferansı sonrasında Kıbrıs konusunda oluşan verileri son derece zor olarak nitelendirdi.

Kurumumuza konuşan Kyprianou, Türk tarafının iki devletli çözüm için kabul edilemez talebinin artık resmi olarak yapıldığını, Kıbrıs Rum tarafının ise Türk hedeflerini imkansız kılacak yollar bulmakta zorlandığını söyledi.

Kyprianou, "Kimsenin sihirli bir formülü yok ve çok ciddi düşünmeli, hedefler ve öncelikler belirlemeli ve doğaçlama yapmamalıyız" dedi.

Sakinliğe ve mantığa dayalı eylemlere ihtiyaç duyduklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Anastasiadis'in, Türk tarafının yeni oldu bittilere imza atması halinde yeni bir çabaya katılmayacağına ilişkin açıklamasına değinen Kyprianou, bu tür gelişmelerin önlenmesinin bu tür basın açıklamaları ile sağlanamadığını söyledi.

AKEL Genel Sekreteri, “yeni bir toplantıya gitmeyi kabul etmeyerek Türkiye'nin amacına hizmet ediyor ve kendimizi cezalandırıyoruz” dedi.

DİKO başkanı Nikolas Papadopoulos, Cenevre'deki beş taraflı gayri resmi konferansın Kıbrıs'ın bölünmesi konusundaki tartışmaların başlangıcı olarak tarihe geçmesinden korktuğunu ifade etti.

Kurumumuza konuşan Papadopoulos, konferansın sonuçlarını hayal kırıklığı olarak nitelendirdi. DIKO'nun, Kıbrıs Rum tarafının Guterres'in davetini kabul etmesi halinde gemi enkazına sürüklüneceği konusunda uyarırlarda bulunduğuna dikkat çekti.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin pozisyonunun DIKO'yu hiç memnun etmediğini de belirtti.

Nikolas Papadopulos, Türkiye'nin Haziran ayı AB Konseyi'ni zarar görmeden ve hatta güçlü mali destek alarak geçirebileceğini belirtti.

Kaynak: Kıbrıs Radyo Yayın Kurumu