basın özetleri 23.03.21

Alithia gazetesi Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in siyasi eşitlik hakkındaki açıklamalarını ana haber yapmış.

Haber “Siyasi eşitlik ve nasıl çözülecek” manşeti ve “Analiz: Cumhurbaşkanı siyasi eşitliği zaten kabul etmiş olduğunu ve şimdi kabul etmeye çağrılmasının gereksiz olduğunu söyledi” üst başlığıyla veriliyor.

Manşetin hemen altında,

“Kıbrıs Rum tarafı 1990’dan bu yana siyasi eşitliğe sahip bir federasyonu kabul etmiştir”

“Güvenlik Konseyinin 716 sayılı kararı Kıbrıslı Türklerin etkin katılımını belirtmekle birlikte tam olarak çerçevesini çizmiyor”

“Glafkos Kliridis, Alekos Markidis ve İoannis Kasulidis’in görüşleri ve Averof Neofitu’nun ortaya koyduğu fikir” alt başlıklarını görüyoruz.

Haberde şöyle yazıyor:

Cumhurbaşkanı Anastasiadis dün siyasi eşitlikle ilgili tartışmalara bir son vermeye çalışarak “siyasi eşitliği 1991’den beridir kabul ettik" dedi ve Güvenlik Konseyi’nin 716 sayılı kararına gönderme yaptı. Cumhurbaşkanı Siyasi eşitliği 1991’den bu yana, Güvenlik Konseyinin 716 sayılı kararı çerçevesinde kabul ettik ve bunu Kran Montana’da da tekrarladım. Dolayısıyla zaten kabul etmiş olduğum bir şeyi tekrar kabul etmeye çağrılmamın bir gereği yoktur” dedi.

Pambos Haralambus imzalı haberden bazı alıntılar:

Siyasi eşitlik Cumhurbaşkanının atıfta bulunduğu BM’nin 716 sayılı kararına ve Perez De Kueyar’ın 8/03/1990 tarihli raporunda yer alan siyasi eşitlik yorumuna dayanıyor ve “siyasi açıdan eşit iki toplumdan” söz ediliyor. Kıbrıs Rum tarafı bunu “yürütme yetkisine uzanmayan, devletin üst Federal Meclisinde eşit bir sayısal temsiliyet” olarak yorumladı. Türk tarafı ise kararın “yürütme, yasama ve yargı yetkisinde eşit sayısal temsiliyet gerektirdiği” şeklinde yorumlamıştı.

Parez De Kueyar’ın raporunda siyasi eşitlik “…federal hükümetin tüm kurum ve kararlarında her iki toplumun da etkin katılımı” şeklinde yer alıyordu. Ve bu, Güvenlik Konseyinin 750, 774, 789 sayılı kararlarında da yeniden tekrarlanıyordu.

Nikos Anastasiadis’e göre BM siyasi eşitlik kavramının içeriği konusunu oldukça deşmiş olduğu halde, federal hükümetin yetkileri belirlenmemiş olduğundan, etkin katılımın hükümetin tüm kurum ve kararlarında nasıl olacağını belirlemedi. Bunun sonucu olarak Anastasiadis Kran Montana’da iki federe eyaletin siyasi eşitliğini kabul etmekle birlikte azınlıkta olan Kıbrıs Türk toplumunun merkezi devletin tüm yetkilerini manipüle edeceğini söyledi ve Kıbrıs Türk toplumuun her konuda değil yaşamsal öneme sahip yetkilerde bir olumlu oya sahip olması gerektiğini savundu.

Alekos Markidis, Anastasiadis – Akıncı arasında gerçekleşen Berlin görüşmesinden sonra, zorluğun federal düzeyde yürütme gücünde ortaya çıktığını söylemiş ve “söz konusu durumda Kıbrıslı Türkler, federasyonun yürütme gücünü ilgilendiren her konuda geçerli bir karar alınabilmesi için bir pozitif oy talep ediyor. Cumhurbaşkanı işlevsellik konusunu gündeme getirerek pozitif oyun işlevselliği engelleyeceğini savundu” demişti.

Alekos Markidis ayrıca Kliridis döneminde yapılan müzakerelerde pozitif oy konusu hakkında anlaşmaya varıldığını ve o durumda 1960 Anayasasındaki vetoların olmayacağı, bir kararın alınması için her iki toplumdan birer pozitif oyun yeterli olacağı konusunda anlaşmaya varılmış olduğunu belirtmişti. Markidis “hata federal hükümete Hristofyas – Talat döneminde belirlenen yetkilerden çok daha fazlasının yüklenmesi olmuştur” dedi.

Bu arada eski Dışişleri Bakanı İoannis Kasulidis evvelsi gün Politis gazetesine verdiği demeçte bu görüşü güçlendirdi. Kasulidis “kanımca tarafımız resmi olmayan konferansta siyasi eşitlik konusunda, BM Genel Sekreterinin raporunda belirttiği ve Güvenlik Konseyinin de onayladığı ve kararlarında da belirtilen tanımı kabul ettiği konusunda kuşku bırakmayan net bir yorum ortaya koymakla yükümlüdür” dedi.

*

Haber Haravgi gazetesinde de ye şöyle alıyor:

"Anastasiadis’in Kıbrıs sorunu konusundaki kamuya açık açıklamaları kafa karışıklığı yarattı Lut Çavuşoğlu’yla görüştü şimdi de Kıbrıs’a gelecek", başlığı altında şöyle yazıyor:

Cumhurbaşkanı Anastasiadis dün iki toplumlu iki bölgeli federasyon konusundaki aşırı görüşleriyle bilinen Tasos Conis’in müzakere grubunda yer almasına ilişkin sorulara cevap verirken bu konuda bir sorun görmediğini söyledi.

Tasos Conis’in görüşlerini benimseyip benimsemediği sorusuna Cumhurbaşkanı “Ben hedefi ilerleme sağlanması amacıyla, Kran Montana’da yaptığı gibi, beşli konferansa katkı yapmayı hedefleyen Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in görüşlerine bakarım” şeklinde karşılık verdi.

Cumhurbaşkanı siyasi eşitlikle ilgili sorulara “Kıbrıs Cumhuriyeti 1991’den beridir siyasi eşitliği kabul etti ve bunu Kran Montana’da da tekrarladı” diyerek cevap verdi.

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu Cumhurbaşkanının açıklamalarını değerlendirmesi istendiğinde ise “Cumhurbaşkanı kime cevap veriyor bilmiyorum. Cevabı Averof Neofitu’ya ise eğer aralarında halletsinler” dedi. Kiprianu “Anastasiadis’in açıklamaları kafa karışıklığı yaratıyor. Kıbrıslı Türklere sadece onları ilgilendiren konularda bir pozitif oy hakkını kabul ettiğini, doğal gaz konusunun onları ilgilendirmediğini söylüyor. Kanımca herkesten bu konuda tepki alması çok doğal. Zira herkes bunun alay etmek olduğunun farkında” şeklinde ekledi.

Kiprianu Tasos Conis’in müzakere grubunda yer almasına ilişkin olarak ise “bu tamamen Anastasiadis’e ait bir karardır ve süreç tarafından yargılanacaktır” dedi.

*

Haravgi, Politis ve Filelefteros gazeteleri ana haberlerini AB Dışişleri Bakanlarının dün yaptıkları toplantıya ayırıyor .

Filelefteros’un haber başlıkları:

Ankara takip altında – Gerginlik düştüğü halde AB’nin Türkiye’ye armağanları Haziran ayına dek dolapta kalacak

Haberde şöyle yazıyor: ΑB’nin Türkiye’nin gerginliğin düşmesine yönelik tavrının fırsatçı bir yaklaşım mı yoksa inanırlığı olan bir davranış mı olduğunun gözlenmesi amacıyla önümüzdeki 3 ay boyunca Ankara gözlem altına alınacak. Üye ülkelerin büyük çoğunluğu Josep Borel’in Türkiye’ye karşı ikili bir yaklaşım izlenmesini öneren AB – Türkiye ilişkilerinin geleceğine ilişkin raporuyla hemfikir oldu.

Beklenen zirve toplantısı öncesinde Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis dün Avrupa Konseyi Başkanı Şarl Mişel ile görüştü. Görüşmenin amacı zirve öncesinde kendisine Cumhurbaşkanının şahsi mesajını iletmesiydi.

*

Haravgi gazetesi ilgili ana haberini şöyle veriyor:

AB yaz dönemine kadar Türkiye’nin önüne üç önemli nokta koydu – AB masasında Türkiye’yle ilgili tüm seçimlerin yer aldığı geniş toplantı – 27 Dışişleri Bakanı zirve toplantısı öncesinde AB – Türkiye ilişkilerinin siyasi çerçevesini kayıt altına aldı – Kıbrıs sorunu, istikşafi görüşmeler, Libya ve Türkiye’de iç durum konularındaki gelişmeler önemli noktaları oluşturuyor – Josep Borel Doğu Akdeniz’deki gerginlikte durulma görüldüğü halde durumun halen kırılgan olduğunu kaydetti

*

Politis gazetesi ise ana haberini “Borel’in yol haritası eşliğinde Türkiye’ye af dönemi – AB’nin Türkiye raporunda Kıbrıs sorunu ve Maraş konusunda olumlu atıflar” başlıklarıyla veriyor .

Şöyle yazıyor:

AB yaz dönemine kadar Türkiye’nin tutumunu izleyecek. Kıbrıs sorunu, Atina – Ankara istikşafi görüşmeleri, Libya ve ülkenin iç durumundaki gelişmeler sürecin önemli noktalarını oluşturacak.

Ankara’ya karşı ilerde önlemlerin alınması olasılığı sadece Türkiye’nin Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesinde uluslararası hukuku çiğneme politikasına geri dönmesi durumunda söz konusu olacak.

Dengeli olarak karşılanan Borel’in raporu liderlerin görüşmesinde zemin oluşturacak. Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi toplantısında Türkiye’nin İstanbul Anlaşmasından çıkması yönünde derin endişeler ifade edildi.

*

Alithia gazetesi de ilgili haberi benzer başlıklar altında veriyor:

Türkiye’ye karşı havuç ve sopa politikası – Türkiye yaz dönemine kadar gözlem altında

*

Gazetelerin diğer haberlerinden bazıları:

*

Haravgi gazetesinden bazı başlıklar:

- İşgal altındaki bölgede mali protokole karşı protesto eylemi – Kıbrıslı Türkler dün “Bu ülke bizimdir, biz yöneteceğiz” şeklinde haykırdı

- Kıbrıs Türk toplumu uzlaşmalı çözüm destekliyor – Kıbrıslı Türklerin yüzde 60’ı, yerleşiklerinse yüzde 44,7’si üzeirnde anlaşmaya varılmış iki toplumlu iki bölgeli bir federasyon çözümüne destek veriyor

- 410 yeni vaka ve iki ölüm – Pozitiflik oranı 0,95. Sağlık Bakanlığının verilerine göre 51’i ciddi durumda olmak üzere 217 korona hastasının tedavi görüyor – Kıbıs Türk toplumunda 23 yeni vaka

*

Politis gazetesi:

- 1 mayıs aşılanmada dönüm noktası olacak – Yeni tedbir gevşemeleri 1 Nisan’da

Epidemiyologlar yeni vaka ve hastanede tedavi görenlerin sayısının stabil olması üzerine yeni gevşemeler yapılmasını destekliyor. Bu arada Sağlık bakanlığı 1 Mayıs’a kadar hassas gruplarla 45 yaşına kadar olan yurttaşların aşılanmış olacağını umut ediyor. Dün 410 yeni vaka ve yoğun bakımda 51 hastanın tedavi altında olduğu açıklandı.

- Veliler okulların hemen açılmasını talep ediyor

- Erdoğan’ın kendi kalesine attığı goller Türk lirasını darmadağın etti

Türkiye Merkez Bankası Müdürünün ani bir şekilde görevden alınmasından sonra Türk hisse senetleri ve tahvillerde görülen ani düşüş üzerine ülke yeni bir mali krize girdi.

Ve son gazetemiz de Filelefteros.

- AstraZeneca nedeniyle aşı programı altüst oldu – Oluşan boşlukların başka şirketlerin aşılarıyla doldurulması çabaları…

Sağlık Bakanlığı AstraZeneca aşısının neden olduğu anlaşmaya varılmış aşı miktarlarındaki gecikmeyi başka şirketlerden aşı miktarları tedarikiyle kapatmaya çalışıyor.

- Sabah hava sıcaklığı 25 derece gece kar yağıyor

Bugün ve yarın gün süresince aşırı hava fenomenleri görülecek. 25 derece sıcaklıktan sonra kar yağışı bekleniyor. Buna paralel olarak şiddetli yağış ve güçlü rüzgarlar olacak. Dün sabahtan beri atmosferi etkileyen tozun bugün öğleden sonraya kadar yavaş yavaş gerilemesi bekleniyor. Aşırı hava fenomenleri ve sıcaklığın düşmesi yarın da devam edecek.

- Pahalıya ödediğimiz balık tabaklarda kalıyor

Her ne kadar bir paradoks ve mantıksız gibi görünse de Ticaret ve Sanayi Odası OEV’in araştırması gerçek olduğunu ortaya koydu. Kıbrıs’ın restoran ve otellerinde servis edilen en pahalı gıdalardan bir tanesi olan balık ve deniz ürünlerinin büyük bir kısmı müşterinin tabağında kalıp çöpe gidiyor.

- Kanında uyuşturucu madde tespit edilen 11 yaşındaki çocuk hiçbir şey hatırlamıyor

Sosyal Hizmetler Dairesi yetkilisi tarafından evinde yarı baygın halde bulunan çocuğun kanında uyuşturucu madde tespit edildi. 11 yaşındaki çocuk sorgu hâkimlerine cevap verirken hiçbir şey hatırlamadığını söyledi. 44 yaşındaki babası hakkında tutukluluk kararı verildi.