Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile yakında gerçekleştirilecek olan görüşmenin hazırlıkları yapılırken, Türkiye’nin Karpaz açıklarında yasadışı sondaj yapmaya çalıştığını ve diğer yandan kapalı Maraş bölgesinin açılacağını duyurduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı, Kıbrıs’ın bu çabada yalnız olmadığını çünkü Avrupa Birliği’ndeki yerinin önemli bir avantaj sağladığını, devlet varlığının güçlendirilmesi ve Türkiye’nin tahriklerine cevap verilmesi için bu avantajın hergün kullanıldığını kaydetti. Türkiye’nin tahrikleri ne olursa olsun, referans koşullarının belirlenmesi hedefiyle, Berlin’de 25 Kasım’da yapılacak görüşmede tam pozitif ve yaratıcı olmasına yönelik kararlılığı ve siyasi iradeyi hiçbirşeyin durduramayacağını vurguladı. Ancak arzulanan sonuçları almak için, diğer tarafın da aynı iyi niyet ve olumlu ruh ile, müzakerenin bir parçasını oluşturacak konularda ön kararlar gerektirmeden karşılık vermesi gerektiğini dile getirdi. Cumhurbaşkanı, uluslararası hukuk, Güvenlik Konseyi kararları, Zirve Anlaşmaları, Avrupa Birliği ilkeleri ve Avrupa müktesebatınun değerleriyle uyumlu bir çözüm bulunmasına yönelik bağlılığını yeniden ifade etti. Sadece tüm Kıbrıslıların yasal çıkarlarına hizmet eden ve işgalin oluşturduğu oldu-bittileri ortadan kaldıran bir çözümün, işlevsel ve sürdürülebilir olabileceğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Anastasiadis, Kıbrıs Rum tarafının yıllardır benimsediği tezlerle, Kıbrıs Türk toplumunun endişelerine saygı duyduğunu kanıtladığını belirterek, mevcut anlaşmazlıkları aşmak için mümkün olan her şeyi yapmaya hazır olduğunu teyit etti. Ancak, ilkelerin ihlal edilerek, işlevsel olmayan, yani sürdürülemeyecek bir çözüme yol açmasının kabul edilmesinin söz konusu olmadığını açıklığa kavuşturdu.
Kaynak: Kıbrıs Radyo Yayın Kurumu